Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem 3. Sayfa Fatma öğretmen ODTÜ’lü şüphelinin 4’üncü cinayeti mi?

        Mustafa ŞEKEROĞLU / Müslim SARIYAR / Osman GİRGİN / Kurthan DEMİR / Uzay KESMEN / Lütfi ERDOĞAN / Elif Nurgül Çülük / GAZETE HABERTÜRK

        İstanbul Tuzla’da esrarengiz bir cinayete kurban giden 2 çocuk annesi tarih öğretmeni Fatma Kayıkçı’yı öldürdüğü iddiasıyla aranan şüpheliyle ilgili parmak izi çalışması inanılmaz gerçeği ortaya çıkardı. Kayıkçı’yı evinde öldürdükten sonra cesedi valizle 500 metre mesafedeki ormanlık alana taşıyan ve ortadan kaybolan şüpheliyle ilgili ilk sır ismi konusunda belirdi. Yaşadığı evdeki parmak izi çalışmasında, çevresindekilere adının ‘Furkan Altın’ olduğunu söyleyen kişinin Ankara’dan pasaport alan Atalay F. olduğu kesinlik kazandı.

        ‘ÇOCUKLUK ARKADAŞINI ÖLDÜRDÜ’

        Bu ismin mercek altına alınmasıyla gerçekler de bir bir ortaya çıktı. Atalay F.’nin, 3 yıldır 2 kişinin katili olduğu gerekçesiyle arandığı anlaşıldı. Şüphelinin, 16 Eylül 2013 tarihinde TÜBİTAK’ta çalışan Göktuğ Demirarslan (24) ile sevgilisi Elena Radchikova’yı (26) öldürdüğü belirlendi. Polisin tespitlerine göre, hâlâ Hava Kuvvetleri Kurmay Başkanı olan Korgeneral Hasan Hüseyin Demiraslan’ın TÜBİ- TAK’ta çalışan oğlu Göktuğ Demiraslan ile Rus kız arkadaşı, Eryaman’daki evlerinin önünde pompalı tüfekle öldürüldü. İpuçları, cinayeti Demirarslan’ın çocukluk arkadaşı ODTÜ Biyoloji Bölümü doktora öğrencisi Atalay F.’nin işlediğini gösterdi. İkili 2010’da Paris’teki ERASMUS programına katılıp aynı evde kalmıştı. Diğer gerçek de zanlının babasının da Hava Kuvvetleri’nde tümgeneral olduğu yönündeydi. Başörtüsüyle gizlenerek cinayeti işleyen Atalay F.’nin, arkadaşının sevgilisine âşık olduğu, cinayeti bu nedenle işlediği ağırlık kazandı. Zanlının, genç kıza, “Göktuğ seni aldatıyor. O sana layık değil. Ondan ayrıl” şeklinde mesajlar gönderdiği de belirlendi.

        KIRMIZI BÜLTEN

        Atalay F.’yi yakalamak için özel ekip kuruldu, bütün ipuçları değerlendirildi. Atalay F.’nin kullandığı araç Kütahya’da terk edilmiş olarak bulundu. Araçtaki saç boyası ve makyaj malzemeleri zanlının kılık değiştirdiğini gösteriyordu. Tüm kameralar aransa da izi bulunmadı. Yunanistan’a kaçtığı tahmin edilen Atalay F. için kırmızı bülten çıkarıldı. 2014’te Portekiz’in başkenti Lizbon’daki bir otelde kaydına rastlandı ancak izi bulunamadı.

        Ve zanlı 3 yıl sonra Tuzla’da ortaya çıktı. Soruşturmayı derinleştiren polis, öğretmen Fatma Kayıkçı’nın bir okul kantini işlettiği, cuma günü de müşterilerden tahsilat yaptığını belirledi. 15 bıçak darbesiyle öldürülen Kayıkçı’nın 4 bin lirasının kayıp olduğu da anlaşıldı. Yetkililer, şüphelinin Kayıkçı’nın cebindeki parayı almak için ya da kimliğini ortaya çıkarması üzerine öldürmüş olabileceğini söylediler.

        KIZ ARKADAŞI 5 YILDIR KAYIP

        Erasmus programı çerçevesinde eğitim için 2010’da Fransa’nın başkenti Paris’e giden Atalay F.’nin, birlikte olduğu Rus uyruklu Olga Seregina’nın da kayıp olduğu belirlendi. 2011’den bu yana haber alınamayan genç kadının, Atalay F. tarafından öldürülmüş olabileceğini değerlendiren İstanbul polisi, Fransız emniyetiyle de temasa geçti.

        4 DİL BİLİYOR, 'SUÇ VE CEZA' OKUMUŞ

        Cinayet şüphelisi Atalay F.’nin Rusya’da kullanımı yaygın olan bir sosyal paylaşım sitesinde kendi ismi ve fotoğrafıyla profil oluşturduğu ortaya çıktı. Siteye Türkçe, İngilizce, Fransızca ve İtalyanca bildiğini yazan Atalay F.’nin favori kitabı ise “Suç ve Ceza.” Ayrıca, Savaş ve Barış, Anna Karenina ve Karamazov Kardeşler’i de okuduğunu belirtmiş. Zanlı ilişki durumunu “Yalnız” olarak seçerken, yaşadığı şehri de “İstanbul” yazmış

        GEÇMİŞİNİ ADETA SİLMİŞ

        Bir İtalyan lisesinden mezun olduğunu ifade eden Atalay F.’nin Ankara’da işlediği çifte cinayetin ardından tüm ailesiyle ilişkisini kestiği tespit edildi. Cinayetin ardından gittiği Lizbon’dan yasadışı yollarla döndüğü düşünülüyor. Şüphelinin yakalanmamak için cep telefonu kullanmadığı, ailesi çok zengin olmasına rağmen onları hiç aramadığı ve günlük işlerde çalıştığı belirlendi.

        Zanlının babası İlhan F.’nin, 1992’de yüzbaşı rütbesiyle it dalaşı sırasında bir Yunan uçağını düşürdüğü de iddia ediliyor.

        ‘HİÇ KONUŞMAZ ODADAN ÇIKMAZDI’

        Arkadaşlarının, Furkan Altın olarak bildiği Atalay F.’ye ilişkin ortak tespiti: “Asosyal, içine kapanık ama çok zekiydi...”

        HABERTÜRK’e konuşan C.K.: “2 yıldır Furkan’la birlikte kalıyordum. Ben garsonluk yapıyorum. Onun kimliğini hiç görmedim.” C.K.’nın kardeşi A.K.: “Bir süre aynı evde kaldık. İçine kapanık biriydi. Çok konuşmaz ve akıllı telefon kullanmazdı. Girdiği işlerde sigorta yapılmasını istemiyordu. Bu şartla işe girdiğini biliyorum. Bir sohbet sırasında bana, ‘Ortaokul mezunuyum. Annem-babam emekli. Ben onların tek evladıyım ve Ankaralıyız’ demişti.

        Sabah 7’de gider, akşam 23’te dönerdi. Oda kapısı sürekli kapalıydı. Bir gün kapı açık kalmıştı. Kirli yatak ve yorgan dağılmıştı. Bir masa, sandalye ve duvarda ayna vardı. 2 ay önce işten ayrıldı. Pislik içinde yaşıyordu.” Aynı çay bahçesinde 1.5 yıl çalışan arkadaşı: “Gariban sanıyorduk. Buradayken hiç kız arkadaşı olmadı. İzin gününde bile bahçeden dışarı çıkmazdı. Fotoğraf çektirmiyordu. Biz ona saf derken adam hepimizi kandırmış.”

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ