Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam Seyahat Kışın yurtdışında tatile nereye gidilebilir? Birbirinden eşsiz kış rotaları!
        1

        LVIV - UKRAYNA (ORÇUN DALARSLAN)

        Lviv’in adını son dönemde sıklıkça duymuş olmanız muhtemel. Zira vizesiz gidilebilen Ukrayna’nın Orta Avrupa şehirlerini anımsatan şehri Lviv, çok iyi korunmuş tarihi binaları, çok sayıdaki yeme içme mekanları, hareketli sosyal hayatıyla büyük ilgi görüyor. Üstelik çok da ekonomik…

        2

        Lviv’i keşfetmenin en güzel yolu sokaklarında bol bol yürümek olsa da mutlaka görmeden dönmemeniz gereken yerler var. Rynok Meydanı için şehrin en merkezi noktası diyebiliriz. Rengarenk boyanmış tarihi binaların altında şehrin en popüler kafe, restoran ve barları yer alıyor. Meydanın tam ortasında ise kulesiyle dikkat çeken belediye binası var. Belediye binasının kulesine çıkıp kuşbakışı fotoğraflarını çekmeyi ihmal etmeyin.

        3

        Rynok Meydanı’na oldukça yakın mesafede bulunan Svobody Bulvarı da mağazaları ve kafeleriyle hareketlilik açısından Rynok Meydanı’nı aratmıyor. Meydanın en sonunda ise Lviv Opera ve Bale Binası yer alıyor. 1900 yılında açılan bu görkemli opera binasında, dünyaca ünlü performanslardan birini mutlaka izleyin.

        4

        Açıldığı 1787 yılından beri şehrin zengin, soylu ya da ünlü isimlerinin sanat eserlerini andıran mezarlıklarına ev sahipliği yapan Lychakiv Mezarlığı, Potocki Sarayı, İtalyan Avlusu, Lviv Latin Katedrali Bernardine Kilisesi ve Ermeni Katedrali ziyaret edebileceğiniz yerlerin başında geliyor.

        5

        NEREDE KALINIR?

        Leopolis Hotel: Lviv’in ilk lüks otellerinden biri olan Leopolis Hotel, kentin tarihi merkezinin tam göbeğinde yer alıyor. UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan, restore edilmiş bir binada hizmet veren otelde 72 oda, 3 süit oda ve 3 adet de süper executive oda bulunuyor. İtalyan mobilyalarıyla döşenmiş Leopolis Hotel’de hafta sonları iki kişilik oda fiyatları gayet makul.

        6

        Nobilis Hotel: Yeni ama Lviv’in tarihi dokusuna uygun olarak inşa edilmiş olan 5 yıldızlı Hotel Nobilis, Rynok Meydanı’na sadece bir kilometre mesafede. Dünya standartlarında executive hizmet sunan otelde 40 standart odanın yanı sıra 4 premier süit ve 4 ambassador süit var.

        7

        NEREDE YENİR?

        Svit Kavy
        Baczewski
        Mons Pius
        Cabinet

        8

        COLMAR VE ALSACE - FRANSA (BAHAR AKINCI)

        Yeryüzünde La Fontaine ya da Grimm Kardeşler tarafından yazılmış bir masalın gerçekten var olduğu hissine kapılmak istiyorsanız; doğru yerdesiniz! Asırlık binalar, rengarenk çiçekler ile süslü cepheleriyle bezenmiş Küçük Venedik Bölgesi (Le Petite Venise); masalsı sahneleriyle dolaşmayı sevenlere bayram ettiriyor…

        9

        Strazburg’dan yaklaşık bir saat süren tren yolculuğu ile ulaşıyorum Colmar’a. Daha ilk adımda, atmosferiyle beni etkisi altına alıyor. Bu bölgenin Alman ve Fransız hükümdarlar arasında kaç defa el değiştirdiğini artık tarihçiler bile hatırlamıyordur diye düşünüyorum şehrin kalbi Place des Dominicains Meydanı’na doğru ilerlerken…

        10

        Neyse ki, şehir Fransız ve Alman orduları arasındaki çatışmalarda ciddi bir hasar görmemiş de bu muhteşem tarihi binaların büyük bir kısmı bugün de ayakta. Zaten tüm Alsace Bölgesi, konuşulan diliyle, lezzetleriyle, rengarenk sokaklarıyla ve sanata, estetiğe meraklı insanlarıyla Fransız ve Alman etkilerinin bir karışımı.

        11

        Nehir kenarındaki korkuluklarda ve pencere pervazlarında boy gösteren çiçekler ve ocak ayı sonuna kadar kalan Noel süsleri; Colmar’ın sokaklarına ihtişam ve masalsı bir hava vermeye yetiyor da artıyor. Yerli halkın özenle ilgilendiği çiçekler, Kuzey Fransa’daki güneşli ve kuru havaya sahip iklim sayesinde daha da güzelleşiyor. Çevredeki tepelerin yamaçlarında son derece güzel üzümler yetişmesinin ve bölgenin dünyanın en ünlü bağ rotasına sahip olmasının nedeni de bu.

        12

        YILIN HER MEVSİMİ GÜZEL

        Colmar, yılın yalnızca belirli dönemlerinde ziyaret edilecek bir yer değil. Şehrin kışın büründüğü güzellikten etkilenmemek mümkün değil. Kar tanelerinin pudra şekeri gibi örttüğü Arnavut kaldırımı sokaklarında yürürken Tanrı’nın bu şehre sihirli bir değnekle dokunduğunu düşünmekten alamıyorum kendimi.

        13

        Belki de bu yüzden Colmar, doğru aydınlatılmış binaların geceleri nasıl ziyaretçi çekebileceğini anlayan ilk Fransız şehri. Kış boyunca cuma ve cumartesi geceleri düzenlenen ışık gösterileri mimari detayları vurgulayarak insanları sokaklarda gezinmeyi davet ediyor. Yılbaşında ise özel hazırlanan ışık düzenekleri binaların tepelerinde ve aralarından sarkıyor.

        14

        NERELERİ GÖRELİM?

        Küçük Venedik: Ren Nehri’nin kenarına kurulu rengarenk evleriyle Venedik’i andıran Le Petite Venise bölgesi, şehrin en popüler noktası. Buradaki kahvelerde oturup çiçekleri nehre doğru sarkan ahşap evleri seyretmek büyük bir keyif.

        Alsace Şarap Rotası: Kuzey’de bölgenin başkenti Strazburg’dan başlayıp güneyde İsviçre sınırlarında kalan Mulhouse şehrine kadar giden 160 km’lik bir yol. Yolun uzun olmaması ve rota üzerinde gezilecek köylerin birbirine yakın olması, ziyaretçilerini hiç yormuyor. Hatta bahar ve yaz aylarında sağlıklı yaşamı hayat felsefesi yapanlar, bu rotayı bisikletle geçiyor.

        15

        Eguısheim, Rıqueihr ve Ribeauville Köyleri: 2013 yılında Avrupa’nın en güzel köyü seçilen Eguisheim köyün etrafını çepeçevre dolaşan çember şeklinde bir yürüyüş yoluna sahip. Meydanlar, çiçekli ahşap evler bir ömre bedel. Colmar’dan kuzeye yani Strazburg’a doğru yola çıkıp ana yolu değil de şarap yolunu tercih ederseniz, önce Bennwihr sona Mittelwihr ve en son da Riquewihr köyleri çıkacak karşınıza. Köyün meydanında kalkan gezi treni, hem köyü, hem çevre bağları geziyor Aynı rota üzerinde bulunan Ribeuville köyü de yine bu bölgede ziyaret edebileceğiniz en güzel pasta evli köylerden.

        16

        DİĞER GÖRMENİZ GEREKEN YERLER;

        Unterlinden Museum
        Musee Barrtholdi
        Musee d’Histoire Naturelle
        Champ-de-Mars
        St Martin’s Kilisesi
        Musee du Jouet de Colmar La Petite Venise yanındaki üzeri kapalı gastronomi pazarı
        Chateau du Girsberg (Girsberg Şatosu)
        Le Petit Train de Colmar (Colmar’ı dolaşan küçük tren)
        La Maison des Tetes (Şu anda Colmar’ın en şık oteli)

        17

        COLMAR’DA MUTLAKA...

        Little Venice olarak bilinen bölgeden kalkan küçük teknelerle kanal turu mutlaka yapmalısınız. Turun başlangıç noktası: Saint Pierre Köprüsü. Tur süresi 60 dakika. Tur zamanı: Nisan-eylül arası her gün 30 dakikada bir, ekim-mart arası hafta sonu 10.00-12.00/13.00-19.00 saatlerinde.

        18

        NEREDE YİYELİM?

        Restaurant Jy’s
        Marche Couvert De Colmar
        La Table du brocanteur
        Bistrot Gourmand
        Le Frichti

        19

        NEREDE KALALIM?

        Hotel Mercure Centre Unterlinden, Colmar: Çok merkezi olan bu otel, eski bir şatodan dönüştürülmüş, Odaları rahat ve konforlu.

        COLMAR’DAN NELER ALALIM?

        Alsace’ın simgesi leylek figürlü atkı, bere, eldiven, biblo vs. gastronomi pazarlarından kahveli kanyaklı çikolata, Fransızlar’ın bolca yaptığı çikolatalı tartın ev yapımı sosu olan ‘tarte au chocalat’, etlerin yanına çok iyi giden soğa marmelatı.

        20

        STOCKHOLM - İSVEÇ (LEVENT ÖZÇELİK)

        Üç yıl önce başladığım The North Project yapma fikri Stockholm’de yine bu çevrede 10 yılı aşkındır sürece yaptığım seyahatlerdeki heyecanla ortaya çıktı. Gamla Uppsala’da Vikingleri ve anavatanlarını keşfettim. Kuzeyi keşfedip iflah olmaz bir kuzey aşığı olmama en büyük etken kuşkusuz yine bu İskandinav güzeldir.

        21

        NE YAPILIR?

        Stockholm, Avrupa’da kolaylıkla yürüyüp keşfedilmesi gereken şehirlerden biri. Şehir 14 ada üzerinde kurulduğundan suyla iç içesiniz. Şehre kuzeyin Venedik’i yakıştırmasını boşuna yapmamışlar anlayacağınız.

        22

        ÖSTERMALM

        Moda, yeme içme dolayısıyla hareket burada. Birger Jarlsgatan ve Kungsgatan caddeleri gün ve gece boyu hareketli. Drama Tiyatrosu, Vasa Museum (Deniz Müzesi) ve tabii Gamla Stan yürüme mesafesinde.

        23

        GAMLA STAN

        Gamla Stan, eski şehir demek. Stockholm’üm ilk yerleşimi bu adada. Bölgede pek çok sokağa araçla giriş yasak. Pek çok sokak araç giremeyecek kadar dar. İrili ufaklı şık binalar, meydanlar ve tabii Nobel Müzesi de Gamla Stan Adası’nda.

        24

        SÖDERMALM

        Södermalm Adası, bohem be hispter’ların mekanı. Sanat galerileri, restoran ve kafelerle bir buluşma noktası. Fotografiska da burada, suyun hemen kıyısında. Klasik İsveç restoranları ve en güzel kahvaltı mekanları ile ayrıca favorin Nytorget Meydanı’nın parkı özellikle yaz aylarında dolup taşıyor. Tantolunden Parkı ise marangozluk harikası bir yer. Küçük tipik İskandinav kulübeleri arasında piknik alanları ile şahane bir yer.

        25

        MILLES HARDEN

        İsveçli heykeltraş Carl Milles, 20. Yüzyılın başlarında şehrin üzerine kurulduğu 14 adadan biri olan Lidingo Adası’ndaki stüdyo olarak da kullanabileceği evini, zaman içerisinde yanındaki mülkleri de satın alarak dev bahçeli bir sanat platformu haline getirmiş ve Miles’ın uçan heykelleri burayı mekan edinmiş.

        26

        VASA MÜZESİ

        1628 yılında batan Vasa gemisi bu müzede sergileniyor. Dünyada 17. Yüzyıldan kalma tek gemi olarak bilinen Vasa orijinal parçalarının yüzde 95’inden fazlası korunarak sergileniyor. Geminin üzerinden yüzlerce orijinal oyma ağaç heykeller büyüleyici.

        27

        NE YENİR?

        Flippin Burger
        Riche
        Fotografiska

        28

        NEREDE KALINIR?

        Nobis Hotel

        Şehrin en güzel otellerinden olan Nobis Hotel’in benzersiz bir özelliği var. 1973 yılında. Stockholm Sendromu olarak literatüre geçen olayın yaşandığı yer bu bina. O yıllarda banka olarak kullanılan binanın bugün kahvaltı salonu ise tam olarak olayın geçtiği yer.

        29

        Rival Hotel

        Abba grubunun üyelerinden Benny Andersson, 1930’lu yıllardın art deco sinemasını satın alıp binayı butik-hip bir otele dönüştürmüş. Stockholm’ün en cool semti Södermalm’de yer alan Rival’in sinema salonu 700 kişilik bir oditoryuma dönüştürüşmüş ve sürekli etkinlikler var. 10 dakikalık yürüyüşle merkeze ulaşabiliyorsunuz.

        30

        LOS ANGELES - ABD (OKŞAN BOZKIR MİRAP)

        Amerika’nın ikinci büyük şehri Los Angeles (LA) çoğu zaman sadece film sanayinin merkezi zannediliyor. Oysa ki artık LA dünyanın en yaratıcı şehirlerinden biri... Çok zengin bir tasarım, mimari, sanat ve yeme içme merkezi. Sonsuz plajlardan, 22 mil uzunluğundaki bisiklet yoluna müthiş trekking imkanları sunan parkları ile tam bir doğa cenneti.

        31

        Los Angeles kilometrelerce plaj demek, her gün yolunuz mutlaka ya spor ya da keyif için plajdan geçer. Bu yüzden önce favori plajlarım şunlar;

        ANNENBERG COMMUNITY BEACH HOUSE

        Eski bir yazlık malikane olan bu mekan, Santa Monica plajının doyasıya keyfini çıkarabileceğiniz halka açık bir kulüp. Burada yer alan çocuk oyun alanları, açık havuz, duşlar, restoran ve kafeler sayesinde tüm gününüzü rahatça geçirebilirsiniz.

        32

        MANHATTAN BEACH

        Yine aileler için çok uygun olan bu şehirde; plaj, voleybol, sörf ve bisiklet keyfi sürmek mümkün. Alışveriş ve yemek imkanları da son derece keyifli. Los Angeles’ta isteseniz de sağlıksız yaşayamazsınız, spor her yerde!

        33

        SOUTH BAY BICYCLE TRAIL

        22 millik uzunluğuyla dünyanın en uzun bisiklet yollarından biri olan bu yolun Santa Monica’dan Venice Beach’e uzanan kısmı herkesin fotoğraflardan ve filmlerden aşina olduğu bir bölge. Burada paten kayanlardan, kaykaycılara, koşuculardan, vücut geliştirenlere kadar çok renkli görüntüler yakalayabilirsiniz. Saatlik veya günübirlik bisiklet veya paten kiralayabilirsiniz. Bisiklet dışında doğa yürüyüşleri için de şehirde çok sayıda park mevcut. Bunlardan bazıları:

        34

        Griffith Park, Temescal Canyon ve Pacific Palisades. Bizim için Los Angeles aileyi simgeliyor. Çocuklarla gitmekten en çok hoşlandığımız yerler:

        Grıffıth Observatory
        California Science Center
        Unıversal Studios

        35

        NEREDE KALINIR?

        Shutters on the Beach: Plaja yakın kalmak isterseniz, deniz kenarı konumuyla bu otel en doğru adres. Otelden çıkıp direkt plaja adım atıyorsunuz. Restoranı da kahvaltı ve brunch için popüler bir adres.

        36

        The Ace, Downtown: 2014’teki açılışına paralel olarak Downtown bölgesinin yükselişi devam ediyor. Otelde kalmasanız bile, tarihi binası, terası ve içindeki tiyatro salonu kaçırılmamalı.

        37

        Andaz, West Hollywood: Muazzam manzarası ve Sunset Strip üzerindeki konumuyla, West Hollywood’un en iyi yaşayabileceğiniz otellerden biri. Meşhur Chateau Marmont ve Viper Room gibi ikonik mekanlara yürüyüş mesafesinde olduğu için de gece hayatını doya doya yaşayabilirsiniz.

        38

        NEREDE YENİR?

        Superba Food And Bread
        The Farmshop
        Cafe Gratıtude & Moon Juıce
        Jon & Vınny’s
        Connie & Teds
        Gracias Madre
        Genwa Korean

        39

        PARİS - FRANSA (ELİF EDES TAPAN)

        1989-1992 yıllarında yaşadığım Paris, içinde pek çok gizli hazine saklayan bir rüya şehir. Her ziyaret ettiğinizde keşfedecek bir şeyler bulabilirsiniz. Paris yürümek için idealdir, iç mekanları da düşünerek kat kat giyindikten sonra şehri keşfe çıkabilirsiniz. 75 dakikada yürüyebileceğiniz Paris’in en eski bölgelerini kapsayan ve müzeleri olan büyük meydanı Concorde Meydanı ile gezinize başlamanızı tavsiye ederim.

        40

        Concorde Meydanı, 1763 yılında tamamlandığında adı 15. Louis meydanıydı. 1789’da Fransız İhtilali’nde meydandaki 15. Louis heykeli yıkıldı ve yerini, içlerinde Kral 16. Louis, Kraliçe Marie Antoinette’in de olduğu 1000’den fazla kişinin katledildiği giyotin aldı.

        41

        Meydanın adı bu dönem ‘Place de la Revolution’olarak değişti. Birkaç kez daha isim değiştiren meydan 1830’dan bu yana ‘Place de la Concorde’olarak biliniyor. Meydanda bugün giyotinin yerinde, 1833 yılında Paris’e ulaşan, hediye edilen 3000 yıllık pembe granitten yapılmış Luxor Obelisk’i ve 1840 yılında tamamlanan Concoverde çeşmeleri bulunuyor.

        42

        Meydanda zaman zaman, 1900’de inşa edilen, demonte edilebilen dönme dolap La Grande Roue de Paris’e rastlayabilirsiniz. Meydanın bir tarafında Champs-Elysees, diğer tarafında Louvre Müzesi ve bahçesi Jardin des Tuilleries, Orangerie Müzesi, bir diğer tarafında ise Concorde Köprüsü bulunur. Köprüyü geçmeden sağda Cours de la Reine takip ederseniz muhteşem cam çatısıyla sergi ve fuar binaları Grand Palais, Petit Palais, Bourbon ve arkasında kubbesi ile Fransız askeri tarihçesini barındıran binalar ve müze kompleksi Les Invalides yer alır.

        43

        Köprünün karşı tarafında solda Orsay Müzesi, sağda uzakta Eyfel Kulesi, Rue Royale’in ucunda ise Madeleine bulunuyor. Concorde Meydanı’nda bir an ne tarafa bakacağınızı, hangi yöne gideceğinizi şaşırabilirsiniz.

        44

        Keyifli, sanat dolu bir yürüyüş için önerim, meydandan Jardin des Tuilleries’ye girip, Empresyonist ressamların müzesi Musee de l’Orangerie’de Claude Monet’nin Les Nypmheas tablolalarının, doğal ışıkta sergilendiği, özel bölümü ziyaret ederek başlamanız.

        45

        Adeta bir çiçek akvaryumunu andıran sekiz dev tablonun sergilendiği iki oval salon, insanın içini sükunet ve huzurla dolduruyor. Eski bir gar olan Orsay Müzesi adeta yerlerinden kalkıp yürüyecek gibi duran heykelleri, müthiş ışıklandırması ile tablolardan çıkacakmış hissi veren insanlar, kıyafetler, çiçekler, filler, aslanlar; 1900’lerin başlarına ait mobilyaları ve benzersiz kitap satışı bölümü ile mutlaka ziyaret edilmeli.

        46

        Empresyonist ressamların galerisini sabah erken saatlerde ziyaret ederseniz, önünüzden geçen kimse olmadan, banklara oturup müthiş bir göz ziyafeti yaşayabilirsiniz. Aynı katta dev saatin arkasında yer alan Cafe Campana da bir kahve molasından sonra alt katlardaki Art Nouveau akımının birbirinden güzel örneklerini görebileceğiniz katları geze geze inip, kitaplara göz gezdirip Orsay Müzesi’ne tekrar dönmeye karar vererek ayrılırsınız.

        47

        Seine Nehri kenarından veya arka sokaklardan Paris’in en eski bölgesi, kuruluş merkezi ile de la Cite’ye vardığınızda Place Dauphine ve Paris’in en eski köprüsü Pont Neuf sizi karşılar. Ardından daha sonra hapishane olarak kullanılan Paris’in il sarayı Plais de la Cite / Conciergerie ve Notre Dame Katedrali’ni ziyaret edebilirsiniz.

        48

        Saint Louis’de güzel bir öğlen yemeği veya kahve molası tavsiye ederim. Rue Saint-Louis en L'ile’de ufak butiklere göz atarak keyifli bir yürüyüşün ardından Pont Marie veya Pont de Sully’den, nehrin diğer tarafı Rive Droite’a tekrar geçilebilir. Böylece Marais bölgesinin uç noktasına varırsınız.

        49

        Kısa bir yürüyüş ile klasik 17. Yüzyıl mimarisi Place des Vosges Meydanı’na ulaşabilirsiniz. İster meydanın çevresindeki kafelerde, ister parkta oturarak buranın keyfini çıkartabilirsiniz. Kral ve kraliçeye ait bölümler ziyarete kapalı ama Victor Hugo’nun evini ziyaret etmek mümkün. 75 dakika yürüyüşle Place des Vosges etrafındaki Rue des Francs Bourgeois ve Rue des Rosiers’i dolaşıp, Rue de Rivoli’den geçerek Robert Doisneau’nun 1950 yılında meşhur ‘Le Baiser de l’Hotel de Ville’ fotoğrafını çektiği Hotel de Ville meydanına ulaşabilirsiniz.

        50

        Rue de Rivoli ve Rue Saint Honore’den ‘Jardin du Palais Royal’e yönelin. Bu müthiş bahçenin arklarının altında birbirinden özel ve güzel dükkanların vitrinlerine bakmak, ustaca şekillendirilmiş ağaçlı yolunda dolaşmanın keyfi bir başkadır.
        Arka çıkışında yer alan Paris’in en eski ve en güzel restoranlarından Le Grand Vefour gurme bir öğlen yemeği arayanlar için ideal. Akşamları da açık olan restoran benim için öğlen daha güzel. Gelmişken Rue de Vivienne’de yer alan Paris’in güzel pasajlarından biri Galerie Vivienne’i ziyaret edin. Farklı butiklerin, kitapçıların vitrinlerinde kaybolduktan sonra güzel bir kadeh şarap veya şampanya, biraz peynir veya leziz salam çeşitleri denemek istiyorsanız Legrand Filles et Fils’de kesin bir mola vermelisiniz.

        51

        Yolunuzu başladığınız noktada bitirmek istiyorsanız, önce Place Vendome’a, oradan Place de la Madeleine’e en son Rue Royale’den Concorde Meydanı’nın güzel manzarasına doğru uzanarak bu uzun ve keyifli yürüyüşü sonlandırabilirsiniz. Bu uzun yürüyüş sonunda Concorde Meydanı’nda uzun bir tadilattan sonra kapılarını açan Crillon Oteli aperatif veya çay için iyi bir tercih olur.

        52

        ALIŞVERİŞ İÇİN…

        Marche Aux Puces: Ne zaman Paris’e yolum düşse olmazsa olmaz adresim burası. Cumartesi-pazar-pazartesi günleri açık olan tolam 15 çarşıdan oluşan ‘Marche aux Puces’ antika, eski objeler/ eşyalar, vintage takı/giysilere meraklı olanların ziyaret etmesi gereken yerlerden. Favorilerim Marche Biron, Marche Dauphine ve Marche Vernai-son. Marche Vernaison içinde ‘Chez Louissette’ Edith Piaf sesli hanımların şarkı söylediği, basit yemeklerin yendiği turistik ancak görmeye değer bir mekan.

        53

        NEREDE KALINIR?

        Gezi, iş, romantik, kültürel, gastronomik, aile tatili gibi konaklama ihtiyaçları için farklı mevsimlere göre otel veya ev seçimi kişisel bir konu olmakla beraber, değişik kategorilerden birkaç otel önerim var. Paris küçük otellerden, sanat otelleri ve airbnb için bir cennet. Seyahatlerimde çeşitli alternatifler denemeyi seviyorum.

        Saint James
        Raphael
        Prınce De Galles
        Hotel Bedford
        Le Clos Medicis

        54

        NEREDE YENİR?

        Vagenende
        Sebillon
        Farmesina
        Restaurant Du Musee D’Orsay
        Aux Lyonnais
        Silencio
        Le Bar/ Plaza Athenee

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ