Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika Son dakika haberi! Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan nükleer füze çıkışı! Birilerinin elinde var, bende yok!

        Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Sivas'ta Muhsin Yazıcıoğlu Kültür Merkezi'nde düzenlenen Orta Anadolu Ekonomi Forumu'nda, katılımcılara hitap etti.

        "YETMEZ, DAHA İLERİ GİDECEĞİZ"

        Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmak lafla olmuyor, icraatla oluyor. Onun için Sivas Kongresi'nin ruhunu iyi okuyabilirsek, Erzurum Kongresi'nin ruhunu iyi okuyabilirsek bu adımları atmakta ne kadar geç kaldığımızı daha iyi anlarız. Bunlar bize yeterli mi? Yetmez, daha ileri gideceğiz." diye konuştu.

        ÇEKYA ESKİ BAŞBAKANI'NIN SÖYLEDİĞİ

        İtalyanlarla Atak helikopterlerini Türkiye'de ürettiklerini hatırlatan Erdoğan, bu helikopterlerin her yönüyle çok güçlü olduğunu ifade etti.

        Çekya Başbakanı Andrej Babis'i dün konuk ettiğini anımsatan Erdoğan, Babis'in, Çekya'nın eski bir başbakanının "Ben barıştan yanayım." diyerek benzer yatırımlara engel olduğunu aktardığını ifade etti.

        REKLAM

        Babis'in, "Bu ne biçim anlayış, adam elinde bombayla saldıracak, sen de diyeceksin ki 'ben barıştan yanayım', bütün savunma sanayini kapatacaksın." dediğini ve o yıllarda ülkesinin bu konuda sayılı ülkelerden bir tanesi olduğunu söylediğini belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

        "ELLERİNDE NÜKLEER BAŞLIKLI FÜZELER VAR"

        "Şimdi her şey iyi güzel de birilerinin elinde nükleer başlıklı füze var, bir tane iki tane değil... Ama benim elimde nükleer başlıklı füze olmasın! Ben bunu kabul etmiyorum. Şu anda dünyada gelişmiş ülkeler içinde neredeyse nükleer başlıklı füzesi olmayan ülke yok, hepsinde var. Hatta isim vermeyeceğim, bir tanesi şu anda cumhurbaşkanı değil, ziyarete gittiğimde bana, 'Bize böyle böyle diyorlar benim elimde şu anda 7 bin 500 kadar nükleer başlıklı var ama Rusya'nın Amerika'nın elinde 12 bin 500, 15 bin nükleer başlıklı füze var, ben de yapacağım.' dedi. Hale bakın, onlar nerede, neyin yarışını yapıyor, bize de 'sakın ha sen yapma' diyorlar. Yanıbaşımızda İsrail var mı? Var. Bütün her şeyiyle onunla korkutuyor.

        "RUSYA'DAN HANGİ ŞARTLARDA ALDIYSAK..."

        S-400 olayı oldu kıyamet kopardılar 'almayacaksın'. Niye almayacağız? Adı üzerinde S-400 nedir? Savunma sistemi, taarruz değil, yani bize savunma sistemini bile almayı engelliyorlar. Aldık ve inşallah nisanda tamamen bitiyor. Ve ben Sayın Trump'a şunu da söyledim sen de bize Patriot ver, senden de Patriot alalım. 'Doğru mu söylüyorsun?' dedi, 'Evet doğru söylüyorum ama şartlar aynı olacak.' dedim, yani Rusya'dan hangi şartlarda aldıysak senden de aynı şartlarla olursa alırız."

        REKLAM

        "ALTERNATİF YOKSA BELİMİZİ KIRARLAR"

        ABD Başkanı Donald Trump ile 5 gün önce telefon görüşmesi gerçekleştirdiklerini, Birleşmiş Milletler vesilesiyle tekrar bir araya geleceklerini belirten Erdoğan, bu konuları tekrar görüşeceklerini belirtti.

        Erdoğan, "Çünkü alternatifiniz olmadığı zaman belinizi kırarlar bu işin hiç lamı cimi yok. Onun için çok çalışacağız, hem mali noktada güçlü olacağız hem de bütün bu alt yapıları oluşturacağız." diye konuştu.

        Başbakanlığının ilk yıllarında dönemin ABD Başkanı George Bush'a, Türkiye'nin insansız hava aracı konusunda talebinin olumsuz karşılandığını söylediğini anlatan Erdoğan, bunun üzerine Bush'un yetkililere konuyu sorduğunu ve "Hiç olmazsa 48 saat olacak şekilde vereceksiniz." dediğini aktardı.

        "KÖTÜ KOMŞU EV SAHİBİ YAPTI"

        Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: "Bakın şimdi kötü komşular bizi ev sahibi yaptı. Şimdi biz insansız hava aracını üretiyoruz, silahlısını da üretiyor muyuz? Onu da üretiyoruz. Şimdi onun da bir üst kademesini şöyle bir iki ay içinde inşallah onu da üretiyoruz. Şimdi bize 48 saatliğine filan değil en az 27-28 saat havada kalabilen, şimdi onun daha ilerisi havada kalabilen hamdolsun bu insansız hava araçlarını benim vatandaşım üretti. Üretmekle de kalmadılar ihracatına da başladılar, mesele bu."

        "AKILLI BOMBAMIZ VAR"

        Eski ABD Başkanı Barack Obama'dan da terörle mücadele için akıllı bomba talebinde bulunduklarını anlatan Erdoğan, "Vermediler, 'Kongre'ye soralım ondan sonra bu işi çözmeye çalışalım.' dedi. Obama'nın ömrü yetmedi, o gitti. Sayın Trump'a sordum ondan da bir şey çıkmadı. Ama bu arada akıllı bombayı biz yaptık, şu anda bizim akıllı bombamız var, kendimiz üretiyoruz. Bunlar durup dururken olmadı, azmedeceksin, kararlı olacaksın, güçlü ekonomi, güçlü devlet, bunu yakalayacaksın." değerlendirmesinde bulundu.

        Cumhurbaşkanı Erdoğan, nükleer füze çıkışı Habertürk’te Para Gündem programında değerlendirildi.

        “CAYDIRICILIK İÇİN NİHAİ HEDEF”

        Habertürk Ankara Temsilcisi Bülent Aydemir: Türkiye’nin nükleer savaş içinde olmaması gerekir ama doğru okumak lazım. Bir kere yeni bir açıklama değil. Daha önce de İsrail ile gerilimin arttığı süreçlerde de Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Bölgede kimde nükleer güç var bakın’ demişti. Filistin meselesi işin içine girdiğinde bu ifadeyi çok kullandı. İkincisi nükleer güç kapasitelerine sahip olmak hem Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hem AK Parti hükümetlerinin istediği bir şey. Caydırıcılık açısından bu kapasiteye ulaşmak nihai hedef. Dış politikasında AK Parti’nin bir değişiklik olmadığını çok rahat söyleyebilirim, bu bir savrulma değil.

        “TEHDİDİN DEĞİŞEN BOYUTU”

        İran'a karşı yapılmış bir açıklama da değil. Biraz saha bilgisi vererek bu konuyu anlatmaya çalışayım. Türkiye’nin önümüzdeki yıl güncellenecek milli güvenlik siyaset belgesinde füze tehdidi ve nükleer güç potansiyeli tehdit olarak yer alıyor. En son güncellenen bu belgede İran’ın nükleer güç tehdidi yine yer alıyor ama biraz geri plana çekilmiş durumda. Bu, Türkiye’nin NATO sistemi içinde yer alması ve bölgesel tehdit algılamaları sonucu konulmuş bir madde. Tehdidin değişen boyutuna baktığımızda özellikle Suriye kaynaklı terör, PKK-YPG tehdidi, ki ABD desteğiyle devletleşme yolunda gidiyor. Tehdit sırasında öne geçmiş durumda. Dolayısıyla NATO üyesi ABD, Türkiye’yi tehdit eder boyuta gelmiş durumda.

        “SİLAHLAR ÜZERİNDEN TEHDİT”

        Cumhurbaşkanı Erdoğan, caydırıcılık aracı olarak bunu ifade etti. ABD’nin Patriotlar, füze savunma sistemleri ve diğer silahlar konusundaki tehdidine karşı ‘Ben de bunu yaparım’ diyor. Türkiye’nin böyle bir isteği aslında var. Rusya ile nükleer santral görüşmeleri yapılırken batı medyasında ‘Türkiye nükleer silah istiyor’ gibi eleştiriler olmuştu. Nükleer mücadele alanı içinde olmaması gerekiyor Türkiye’nin.

        “ABD’YE VE BATIYA VERİLEN MESAJ”

        İncirlik’te ABD’nin ya da NATO’nun 30 kadar nükleer başlıklı füzesi var. Kriz dönemlerinde İncirlik’in kapatılması söz konusu olduğunda bu füzeler hep tartışılır. ‘İncirlik’te bu silahlar ne olacak’ bunların konuşulduğu dönemler olacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kast ettiği şey silah sistemlerinin Türkiye’ye karşı zımni bir baskı aracı olarak kullanılması... Batının burada ‘Türkiye nükleer güç ediniyor’ deme hakkı yok. ABD, İngiltere ve Fransa da bu yeteneğe sahip. Barış içinde yaşanan bir dünyada kimse nükleer güç yarışına girmek istemez ama öyle bir noktaya gidiyoruz ki kimin eli kimin cebinde belli değil. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD’ye ya da batıya bir mesaj veriyor. Özellikle bölgedeki İsrail’e, operasyonel faaliyet içindeki Suudi Arabistan’a ‘Silah sistemleri üzerinden terbiye etmeye kalkıyorsunuz, bakın bu kapasite yok ama nükleer santral yapacağız Rusya’dan bunu temin edebiliriz’ mesajı veriyor. Batının tutumu devam ederse Rusya ile ilişkiler daha kapsamlı bir alana geçecek.

        "NATO İLE İLİŞKİLER AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLEBİLİR"

        İstinye Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aylin Ünver Noi, İran’ın nükleer anlaşma ilgili sürecinde yaşanan sorunları hatırlatarak, “ABD’nin anlaşmandan çıkmasından sonra verilen vaatlerin yerine getirilmemesinden ötürü İran tarafının da adım adım geri dönme gibi bir durumu var. Tekrar uranyum zenginleştirme ve nükleer kapasiteye sahip olma olasılığının arttığı bir dönem. Bu çıkışı bu yönde değerlendirebiliriz. NATO ile ilişkiler açısından da değerlendirebiliriz” dedi. Türkiye’nin NATO üyeliğinden kaynaklı olarak nükleer silahları tedarik edebildiğini ama bunu tek başına kullanma yetkisi olmadığını kaydeden Doç. Dr. Aylin Ünver Noi, “Türkiye NATO’dan ayrı bir yöne doğru evriliyor mu gibi soru işaretleri de ortaya çıkabilir. Bölgede tekrar bir nükleer silahlanma yarışının başlaması gibi bir durumla karşı karşıya kalabiliriz. Türkiye’nin kendisine karşı olası dengeleri değiştirmek açısından da böyle bir açıklama yapılmış olabilir” diye konuştu.

        "NÜKLEER DEMEK SOĞUK SAVAŞ DEMEK"

        Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Fuat Keyman, AK Parti’nin dış politikasının anti nükleer temelli olduğunu belirterek İran sorununda Türkiye’nin çok önemli bir rol oynadığını hatırlattı. Nükleer silahlara karşı bir Türkiye’den nükleer silahlara sahip olmak isteyen bir Türkiye’ye gelindiği şeklinde de yorumlanabileceğini kaydeden Keyman, “Nükleer silah demek aslında soğuk savaş. Caydırıcılık ve yok etme üzerine kuruludur” dedi. Önümüzdeki günlerde Ankara’da İran ve Rusya ile Suriye’nin geleceği konusunda önemli bir toplantı yapılacağını, daha sonra da BM Genel Kurulu’nun toplanacağını hatırlatan Keyman, nükleer füze çıkışının zamanlamasının da dikkat çekici olduğunu belirtti.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ