Hande Ataizi: Benjamin ile medeni bir şekilde boşandık
'Fatih Altaylı ile Bire Bir'in sezon finalindeki konuklarından biri de ünlü oyuncu Hande Ataizi oldu. Özel hayatıyla ilgili açıklamalarda bulunan Ataizi, eski eşiyle medeni bir şekilde boşandığını söyleyerek, "Zaten olması gereken buydu, bir çocuğumuz var." dedi
Bloomberg HT ekranlarında yayınlanan 'Fatih Altaylı ile Bire Bir' dün akşam sezon finali yaptı. Altaylı, son programında; Oyuncu Hande Ataizi, müzisyen Fettah Can, oyuncu Eylül Öztürk, işletmeci Cüneyt Asan ve voleybolcu Özlem Özçelik'i ağırladı.
"MEDENİ BİR ŞEKİLDE BOŞANDIK"
Eski eşi Benjamin Harvey'den medeni bir şekilde boşandığını söyleyen Hande Ataizi, "Zaten olması gereken bu. Bir çocuğumuz var. Leon'un mutluluğu benim için esas. İyi ki doğurmuşum. Müziğe çok meraklı, piyano dersleri alıyor." dedi.
"CEM İLE ÇOK İYİ BİR İKİLİ OLDUK"
İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'ndan mezun olan Ataizi oyunculuk serüveniyle ilgili şunları söyledi:
'Böyle mi Olacaktı' diye bir diziyle başladım. Asıl tanınmam ise 'Mum Kokulu Kadınlar'dı. 'Artın Portakal' aldım. Ardından da 'Ruhsar' ile devam ettim. Cem Davran ile çok iyi bir ikili olduk. Çok iyi karikatüristler yazıyordu diziyi. Pandemiden önce tiyatro sahnesine çıkıyordum. Oyun bakıyorum şu an sahnede olmak istiyorum.
"ŞUURSUZ BİR DÖNEMİM OLDU"
Ünlü oyuncu, Fatih Altaylı'nın, 'Bir dönem magazin gündeminde çok gözüküyordun. Sonra o hayatı bıraktın. Bir Hülya Avşar bir de sendin' yorumunu karşılık, 'O zaman magazin çok daha başkaydı. O dönemde ben de 18 yaşında bir genç kızdım ve çok iddialı bir tipim de yoktu, manken değildim sonuçta... İki-üç fotoğrafta kendimi bambaşka görünce hafif bir şuursuzluk dönemim oldu. Belki de enteresan bir karakter olduğum için magazini üzerime çok çekmişimdir diye düşünüyorum.' dedi.
"İNSANLAR KENDİ HİSSETTİĞİ GİBİ DEĞİL, OLMASI GEREKTİĞİ ÜZERİNDEN KONUŞUYOR"
20 yıl öncesine göre Türkiye'deki renklerin çok solgunlaştığını belirten Ataizi, "Herkes kendi hissettiği gibi değil, olması gerektiği üzerinden konuşuyor. Kimse kendini çok açık etmek istemiyor; Düşünce, yaşam tarzı ve söylem anlamında... Kimseyi kınamıyorum tabi, herkes kendi seçimlerini yapıyor." ifadelerini kullandı.
"SOSYAL MEDYAYI ŞAŞKINLIKLA İZLİYORUM"
Sosyal medya hakkında da açıklamalarda bulunan ünlü oyuncu, "Instagram'daki hesaplara bakıyorum, bize öğretilenin tam zıttı. Bir şey alındığı zaman gösterişi yapılmazdı. Şaşkınlıkla izliyorum." diye konuştu.
"ÇOK MUTLUYUZ"
Dinç Aydoğdu ile ilişkisi hakkında da konuşan Ataizi, "3.5 yıldır birlikteyiz, mutluyuz. Leon ile çok anlaşıyorlar. Çocuğu olan bir kadın olarak daha farklı hareket ediyorsunuz. Benim hayatım Leon'dan önce, Leon'dan sonra diye ayrılıyor." şeklinde sözlerini sürdürdü.
"MÜZİSYEN OLMAMI BABAM İSTEDİ"
Babasının bıçak imalatçısı olduğunu söyleyen Fettah Can, babasının isteğiyle konservatuvara başladığını ifade etti. Usta müzisyen, "Babamın hayali radyo sanatçısı olmakmış. Olamadığı her şeyi bende denedi. 15-16 yaşında ud çalarak müziğe başladım. Üniversitenin birinci sınıfında ilk şarkımı yazdım. 17 yaşında da ilk şarkımı sattım. 2000'lerde de büyük çıkış yakaladık." dedi.
Tüm dünyada müziğin küçüldüğünü belirten Fettah Can, "2010 sonrası müzik hacim olarak küçülmeye gitti. Rock müzik azaldı. Dijitalleşmenin getirdiği avantajlar kadar dezavantajlar da var. Her şey birbirinden ayrılmaya başladı. Dijitalleşme çok fazla fırsat sundu, bu kadar kolay olmamalı bence. Eskiden birtakım süzgeçlerden geçiyorduk. Şimdi bilen bilmeyen herkes şarkı söylüyor. Biraz bir yetkinlik olması lazım." diye konuştu.
"GÜLCAN KIRILMA NOKTAMDI"
10 yaşından beri çalıştığını söyleyen işletmeci ve şef Cüneyt Asan şunları söyledi:
Erzincanlıyım. İlkokulda onurumu kırdılar, fakirlik listesinde olduğum için ben de 'çalışacağım' dedim. Sevdiğim kız vardı Gülcan diye, öğretmen dedi ki; "Gülcan, Cüneyt'i al eve götür annen kışlık elbise yapsın." O gün kararımı verdim, çok ağladım. Babam kapıcıydı, 'ben kapıcı olmak istemiyorum' dedim. Sonra Bostancı'da Kasaplar Çarşı'sı vardı. Tuttu kolumdan biri, önlük verdi oldum kasap. Ben bu işe gönderildiğime inandım. Kırılma noktam Gülcan'dı. Onu onur meselesi yaptım. İlkokulu bitirdim; 'benden bu kadar' dedim. Bütün kasaplığı değiştirdim. Binlerce öğrencim var dünyanın her yerinde... Onlar benim çocuklarım, onlarla gurur duyuyorum. Nusret 14 yıl, Nusret'in ağabeyi 22 yıl, babası 10 yıl, kardeşleri 9 yıl yanımda çalıştı.
"EKRANLARA DÖNÜYORUM"
Oyuncu ve sosyal medyada içerikler üreten Eylül Öztürk, yeni bir diziye başlayacağını söyledi. Öztürk, "Birol Güven'in aile komedisi; 'Mükemmel Eşleşme' isimli projede yer alacağım." diye konuştu.
"15 YAŞINDA YILDIZ MİLLİ TAKIMI'NA GİRDİM"
Özlem Özçelik, "Voleybolu bıraktım ama spora devam ediyorum. 26 sene oynadım ama tabii ki bırakınca vücut alışkanlığı olduğu için muhakkak bir şeyler yapıyorsunuz. Fitness ve plaj voleybolu oynuyorum." dedi.
İzmir Karşıyaka doğumlu olan Özçelik, "15 yaşlarında voleybola başladım ardından Yıldız Milli Takımı'na girdim." ifadelerini kullandı.
Yeni neslin fizik olarak daha gelişmiş olduğunu söyleyen Özçelik, Türk voleybolunun son dönemdeki başarısıyla ilgili, "2003 yılındaki Avrupa Şampiyonası'nda, yani 'Filenin Sultanları'nın ilk döneminde kapıyı aralamıştık." dedi.
