Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Magazin 'Küçük Besleme'nin 'Bilge'si artık akademisyen - Magazin haberleri
        1

        AYTEKİN TEKER / ateker@haberturk.com

        Yazar Kemalettin Tuğcu'nun aynı isimli eserinden uyarlanan 'Küçük Besleme', Tunca Yönder tarafından ekranlara aktarılmıştı. 175 bölüm yayınlanan dizi, 'dram' denilince akıllara gelen televizyon yapımlarından biri.

        2

        Tomris Oğuzalp, Esmeray ve Turgay Tanülkü'nün de rol aldığı dizide usta isimlere eşlik eden dizinin çocuk yıldızı Nur Kulakoğlu, ekranlardan uzaklaştıktan sonra kariyerine bambaşka bir yol çizmiş.

        3

        Kulakoğlu, şimdilerde Batman Üniversitesi Turizm Fakültesi'nde akademisyenlik yapıyor.

        4

        'Küçük Besleme' ile çocuk yaşta kazandığı şöhretin ardından 'Mum Kokulu Kadınlar', 'Avcı', 'Üvey Baba' ve 'Bizim Aile' gibi yapımlarla izleyici karşısına çıkan oyuncu ile değişen hayatını konuştuk.

        5

        Nur Kulakoğlu, oyunculuk hikâyesini şöyle anlattı:

        Neredeyse her çocuk oyuncunun başlangıcı gibi oldu aslında, tesadüf eseri.. Babamın bir öğrencisinin ajans sahibi olması ve beni gördüğü gün bir çocuk oyuncuya ihtiyaçlarının olması beni bir anda bu hikayenin içine çekti. Ardından 1995 yılında İbrahim Tatlıses’in 'Aşık Oldum' dizisi ile serüven de başladı. Senaryoda 1-2 bölümlük rolüm, karakterin sevilmesiyle sezon boyu devam etti. İlk dublaj maceram da enteresan bir şekilde bu diziyle başladı. İbrahim Tatlıses’in bana ‘Kendi dublajını yapmak ister misin?’ sorusuna, dublajın ne demek olduğunu bilmeden verdiğim 'Evet' cevabının ertesi günü kendimi stüdyoda buldum. Seslendirme Yönetmeni Atilla Dankı, seslendirme konusunda başarılı olduğumu ve istersem kadrolu olarak da çalışabileceğimi söyledi.

        6

        Ardından birçok dizi, film ve reklamda seslendirme yapmaya başladım. Bir projede tanıştığım tiyatro oyuncusu, seslendirme sanatçısı ve seslendirme yönetmeni Kahraman Acehan ve sesine çok aşina olduğumuz Elif Acehan, seslendirme konusunda beni hep motive edip geliştirdiler. 1996’da ilk sinema filmi deneyimim 'Mum Kokulu Kadınlar' oldu. Rolüm ufak olsa da o yaşta büyük üstatlarla çalışmak benim için unutulmazdı. 1997’de 'Avcı' sinema filmi ve 1999’da başlayan 'Küçük Besleme' dizisiyle hikâye devam etti.

        7

        Bir dönemin çocuk yıldızı 'Küçük Besleme' dizisine nasıl dahil olduğunu da anlattı. Kulakoğlu, "Yıllar içerisinde yapmış olduğum birçok seslendirmeden sonra, sesim kendimden daha çok tanınır hale gelmişti. O dönemde 'Üvey Baba' dizisindeki başrol oyuncularından Burçin Abdullah’ı seslendiriyordum ve epey de beğeniliyordu. Yapımcı sesin sahibiyle tanışmak istediğini söyledi, tanıştık, yeni projeden bahsettiler, senaryoyu verdiler ve kısa süre sonra diziye başladık. Zaten görüşmeye gittiğimde 'Avcı' sinema filminde tanıştığım Tomris Oğuzalp’i görünce hemen kabul etmek istedim" dedi.

        8

        "BENİ İNCİTEN İNSANLAR OLDU"

        Kulakoğlu, "Çocuk yaşlarda gelen şöhret sizi etkiledi mi?" sorusunu ise şöyle cevapladı:

        Çocuk olmak demek, hayata hep bir oyun sahası olarak bakmaktır bence. O dönemde de benim için adı ‘şöhret’ olmadı hiçbir zaman. Hem okul, hem dublaj, hem dizi seti derken evet çok yoruluyordum ama işin eğlenme kısmı ağır bastığı için mutluydum da. Kendimden yaşça büyük insanlarla hep iletişim halinde olduğum için, onların hikayelerini dinlemek, deneyimlerinden yararlanmak, setin el üstünde tutulanı olmak müthiş bir hediyeydi bana. Setin dışında, kendi hayatımda tabii ki bazı olumsuzluklar da yaşanmadı değil. Akran zorbalığı bazen yıpratıcı, hatta derin izler bırakan yaralar açabiliyor. Dizinin konusu itibariyle ‘gerçek-kurgu’ ayrımını yapamayıp, kendilerini eğlendirirken beni inciten insanlar da oldu. Zaman içinde, büyüdükçe bunlara takılmamayı da öğreniyor insan.

        9

        Çocuk yaşlarda dram içerikli projelerde yer alan oyuncu, "Kemalettin Tuğcu’nun aynı adlı kitaplarından uyarlanarak yayımlanan 'Üvey Baba', 'Küçük Besleme', 'Mercan Kolye' gibi diziler bence bir çocuk için çok ciddi travmalar yaratabilecek içeriklere sahip. Tabii bunu o yaşlarda anlamam mümkün değildi, çünkü dediğim gibi benim için her şey bir oyundan ibaretti. O dönemlerde sette pedagog da bulunmadığından, kendi travmalarımızı zamanla kendimiz aştık. (Gülüyor) İşin şakası, gerçekten bir çocuk için rahatsız edici sahneler olduğunu biliyorum. Şu anki aklımla belki de kabul edeceğim bir iş olmazdı" diye konuştu.

        10

        "OYNADIĞI 'KÖTÜ' KARAKTERLERE İNAT ONU HEP 'İYİ' OLARAK ANACAĞIM"

        Tomris Oğuzalp, Kenan Pars, Esmeray gibi isimlerle kamera karşısına geçen Nur Kulakoğlu, "En büyük şanslarımdan diyebilirim. Işıklar içinde uyusun, Tomris Oğuzalp ile ilk 1997 yılında 'Avcı' sinema filminde oynarken tanışmıştık. Aynı filmde Fikret Kuşkan, Jale Arıkan, Ahmet Uğurlu gibi önemli isimlerle çalışmak çok eğitici ve keyifliydi benim için. Tomris Oğuzalp aynı zamanda önemli bir seslendirme sanatçısı olarak, bana bu konuda da çok destek vermiştir. Hayatı boyunca oynadığı kötü karakterlere inat, biz onu her zaman dünya iyisi bir insan olarak hatırlayacağız. Kenan Pars’ın sette anlattığı hikayeler, Esmeray’ın samimiyeti ve şefkat dolu sesi zihnimde ve kalbimde hep özel bir yerde olacak." ifadelerini kullandı.

        11

        Nur Kulakoğlu, ekranlardan uzaklaşmasıyla ilgili olarak ise, "Ben İstanbul doğumluyum ama üniversite ile birlikte İstanbul’dan duygusal olarak çok koptum. Kalabalığı, güvensizliği, hızlı yaşam gerekliliğini kabul etmek istemedim. Arada İstanbul’a geldiğimde seslendirme yapıyordum ve hâlâ aynı keyfi alıyordum ama doğal olarak bir sürekliliği olamıyordu. O sırada üniversitede akademik kariyer hedefimi belirlemiştim ve o yönde çalışmaya başlamıştım. Bir süre sonra da oyunculuk kimliğimin yerini eğitmen kimliği almaya başladı. Eğitmen olmasaydım da oyunculuğa devam eder miydim, emin değilim aslında. Gözlemlediğimde artık bu işin yeteneğin dışında çok daha başkalaştığını görüyorum" açıklamasında bulundu.

        12

        MESLEKTAŞINA AŞIK OLMUŞ

        Nur Kulakoğlu, 2013 yılında meslektaşı Sebahattin Emre Dilek ile evlenmiş: Eşim de benim gibi akademisyen. Lisans ve yüksek lisans arkadaşlığımız, hayatı paylaştığımız bir yoldaşlığa evrildi. Bir de patili kızımız var, Zeri. Keyifli bir hayatı paylaşıyoruz birlikte.

        13

        "NE İSTEDİĞİMİ BİLEMEDİĞİM DÖNEMLERDİ"

        Nur Kulakoğlu, "Oyunculuk geçmişiniz varken konservatuvara neden yönelmek istemediniz?" sorusunu ise, "Bu konuda beni Tomris Oğuzalp çok destekledi aslında. Konservatuar eğitimi almam için çok ısrar etti, hatta sınavlara hazırladı beni birebir. Sanki o anlar başka bir dünyaya aitmiş gibi gelirdi hep. Sette başka bir hayatım vardı, set bitince diğer hayatıma geçiş yapıyordum. Bu arada okulda da akademik olarak başarılı bir öğrenci oldum hep. Tiyatro, şiir gibi etkinliklerde de yer alıyordum. Tam hatırlayamıyorum doğrusu ama sanırım çocuk aklımın biraz karışık olduğu, ne istediğimi tam bilemediğim dönemlerdi" şeklinde yanıtladı.

        14

        Dönemin çocuk yıldızı ayrıca, "Üniversite tercihlerimin çoğunu turizm bölümleri oluşturmuştu. Seyahat etmeyi, yeni kültürleri keşfetmeyi her zaman çok ilgi çekici bulmuşumdur. Staj dönemlerimde ve mezun olduktan sonra sektörde de çalıştım ama işin akademik yönü beni daha fazla cezbetti" dedi.

        15

        "HÂLÂ BENİ TANIYANLAR VAR"

        Dizinin üzerinden 22 yıl geçmesine rağmen kendisini hâlâ tanıyanların olduğunu ifade eden oyuncu, "Aradan geçen o kadar zaman, benim herkes gibi geçirdiğim değişim, bana ‘nasıl hala tanıyabiliyorlar?’ sorusunu sıklıkla sorduruyor. Diziyi sosyal platformlardan defalarca izleyip bana mesaj atanların dışında, sosyal hayatımda da enteresan yerlerde tanıyanlara denk gelebiliyorum. Hatta yakın zamanda bir kontrol için hastanedeydim ve birisi yanıma yanaşıp o muyum değil miyim sormaya bile gerek duymadan, diziyi çok sevdiğini ve beni tebrik ettiğini söyledi. Diğer bir şaşırdığım durum da, diziyi şu anki yaşıtlarımdan çok benden 8-10 yaş küçüklerin daha fazla bilmesi ve izlemesi. Sanırım insanlar konu ne kadar acı dolu da olsa, sahnelerde bir gerçeklik hissediyorlar ve bu onları çekiyor. Yıllarca kendi akrabalarımdan bile bana üzülen, ağlayan, Tomris Oğuzalp’e oynadığı kötü karakterden dolayı hakaret eden birçok insan oldu. Hala ciddi bir izleyici kitlesi olduğunu görebiliyorum ancak yine de çocukken tanımayanlara şaşıran ben, artık tanıyanlara şaşırıyorum (Gülüyor)" şeklinde sözlerini sürdürdü.

        16

        "HAYAT BENİM İÇİN HÂLÂ BİR SAHNE"

        36 yaşındaki Kulakoğlu, "Yeniden ekranlara dönmek ister misiniz?" sorusuna ise şöyle yanıt verdi:

        Reklam gibi kısa bir proje olsa düşünülebilir belki ama dizi/film konusunda öyle bir boş zamanım yok. Ayrıca, oyunculuk sadece sahnede olmayı gerektirmiyor bence, örneğin derslerimi de teatral bir tavırla anlatmayı çok seviyorum. Yine seslendirmeden kalan bir alışkanlıkla doğru ve etkili vurgu, ses tonu ve diksiyon öğrencilerin daha fazla ilgisini çekmemde bana yardımcı oluyor. Hayat hâlâ benim için bir sahne..

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ