Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Röportajlar Mithat Can Özer: Yonca'yla adımın çıkması ayıp

        Arif HÜR / HABERTURK MAGAZİN

        ‘Her Şey Aşktan’ adlı filmde canlandırdığı İlker karakteriyle aktörlüğe ilk adımı atan Mithat Can Özer, “Oyunculuk için de geç kaldığımı düşünmüyorum. Bir filmde oynadım diye müziğe daha az ağırlık vereceğim diye bir şey de yok” diyor.

        ROMANTİK komedi türündeki ‘Her Şey Aşktan’ filminde Şükrü Özyıldız ve Hande Doğandemir’le başrolü paylaşan Mithat Can Özer, filmin kadrosuna nasıl dahil olduğunu, gelecek planlarını, magazin basınıyla ilişkisini ve annesi Sezen Aksu’yu HT Magazin’e anlattı.

        Geçtiğimiz yıl yaptığımız röportajda sinemaya sıcak baktığınızı söylemiştiniz. Nitekim çok geçmeden ‘Her Şey Aşktan’ adlı filmle izleyiciyle buluştunuz. Ekibe nasıl dahil oldunuz?

        Geçtiğimiz yaz ayının başlarında Özcan Deniz arayıp projeden bahsetti. Oyuncularla tanıştıktan sonra bana sunulan İlker karakterine evet dedim. Bu fasıldan sonra akla karayı görebilmek adına audition’a girdim. Audition, olumsuz olabilirdi ama olmadı. Böyle olunca kendimi sette buldum.

        İlker karakterinden biraz bahseder misiniz?

        Zengin aile çocuğu olmasının yanı sıra sığ biri. İnancı doğrultusunda yaşamaya gayret gösteriyor. Ailesi İlker’e evlenmesi yönünde baskılar yapıyor ama onun aklı hep eğlencede ve kızlarda. Bekârlığa veda partisinde başka kızlayken sevgilisine yakalanmasından sonra sevgilisine “Aramızda bir şey geçmedi” diyecek kadar pişkin biri.

        Bu karakter sizi ne kadar yansıtıyor?

        Hiç yansıtmıyor, sıfır. Şükrü’nün oynadığı Burak karakteri beni daha çok yansıtıyor ama zaten rolün ters köşe olması benim için olayı daha cazip hale getirdi.

        ‘HANDE VE ŞÜKRÜ’YLE KANKA OLDUK’

        Role hazırlanırken Hande Doğandemir ve Şükrü Özyıldız’ın size yardımları oldu mu?

        Hande ve Şükrü’yle çalışmak benim için bir şanstı. Tecrübelerinden sonuna kadar faydalandım. Daha önce tanışmışlığımız yoktu ama kısa sürede kanka olduk.

        Özcan Deniz’le çalışmak nasıl bir duyguydu?

        Özcan Deniz olağanüstü bir insan olmanın yanı sıra çok yumuşak ve çok baba. Bir konuya çok üzülsem gidip Özcan Deniz’e anlatmak isterim. Bana tevazu gösterir, destek verir diye düşünüyorum. Kendisine hayranım.

        Çekim süreci nasıldı?

        Üç ay boyunca beraberdik. Oyuncu koçumuz Andaç Haznedaroğlu bütün oyuncuları odaya kapattı, ciddi çalışmalar yaptık. Setin son gününe kadar ezber yapıp enerjisi yüksek bir iş çıkardık. Setin son günü, bitiyor diye gözlerim doldu.

        ‘Bu işi yapamayacağım’ dediğiniz bir an oldu mu?

        Hiç olmadı. Günde 15 saat çalışırsan her şeyi yaparsın. Üç ay içimize kapanıp filmle uğraştık. Sete hazır çıktığım için sorun yaşamadım.

        Boks sahneleriniz hayli yankı buldu. Bu sahneye hazırlanırken ilginç bir şey yaşadınız mı?

        20 yıldır savaş sanatları ve dövüş sporlarıyla uğraşıyorum. Hande ise sıfırdan boksu öğrendi. Dövüş sahnesi çekmek çok zor. Filmdeki bar kavgasında sabahın 05.00’inde Şükrü’nün beni havaya kaldırıp masaya atması gerekiyordu. Ama öyle olmadı. İki tane 80-90 kiloluk adam kayıp yere düştük. Anlayacağınız bir iki defa sakatlandık. Film olsa bile mutlaka sakatlık çıkıyor. Bunun daha fazlasını bir aksiyon filminde rol alarak göstermek isterim.

        Oyunculukta ilk deneyiminizi 35 yaşında yaşadığınız için bir hayıflanma söz konusu mu?

        Yaşlanmadığım için oyunculuk için de geç kaldığımı düşünmüyorum. Fiziğin yanı sıra ruh olarak da yaşlanmadığım için sıkıntı yok. Şu an sahip olduğum tecrübe ve bakış açısıyla bu işe başlamam çok olumlu. Tatlı bir yerden oyunculuğa girdim.

        Oyunculuk kariyerine devam edecek misiniz?

        Oyunculukta devam edeceğim. İlker’i tekrar canlandırabilmek için devamının çekilmesini isterim.

        Oyunculuğunuzun müzisyen kimliğinizin önüne geçmesinden korkuyor musunuz?

        Oyunculuğumun müziğin önüne geçeceğini düşünmüyorum. Hepsinin kaynağı aynı. Bir filmde oynadım diye müziğe daha az ağırlık vereceğim diye bir şey yok ama sinemayı seviyorum. Zaten bir aya 10 şarkılık bir poprock albümü çıkarıyorum.

        "YONCA'YLA ADIMIN ÇIKMASI AYIP"

        Sezen Aksu’nun geçtiğimiz haftalarda sahneleri bırakacağını açıklamasının yankıları halen sürüyor. Gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

        Annem 40 senedir sahnede. 4 saat sahnede kalmak kolay değil. Biz 1-2 saat çalıyoruz onda bile yoruluyoruz.

        Adınızın Yonca Evcimik’le yazılıp çizilmesine ilişkin neler söyleyeceksiniz? Aranızda bir şey var mı?

        Yonca bizim Yonca zaten. Yonca’yla adımın çıkması ayıp.

        "KÖTÜ ADAM OYNAMAK İSTİYORUM"

        Gündemde yeni proje var mı?

        Çekimlerine yazın başlanacak bir filmde oynayacağım. Ama bu projeye dair ufak bir şey söylersem beni keserler. (Gülüyor) Bir de sinemayı geliştirmek için çok film çekmek lazım diye düşünenlerdenim. İnanan herkes film yapmalı.

        Diziye yaklaşımınız nedir?

        Dizi oyunculuğuna karşı negatif bir yaklaşımım yok. Kötü adam rollerini seviyorum. En iyi kötü adam denk gelince yapacağım. Kötü adamı istiyorum ama kendimi de kısıtlayamam. Beni etkileyen bir dizi karakteri gelse kabul ederim, niye etmeyeyim?

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ