Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi İş-Yaşam PETKİM’den STAR Rafinerisi'ne örnek bir başarı hikayesi... - İş-Yaşam Haberleri

        Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi SOCAR’ın iştiraki olan SOCAR Türkiye’nin STAR Rafinerisi bugün hizmete girdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in katılımıyla açılacak olan Star Rafinerisi, ülkemiz tarihinin 19,5 milyar dolarlık yatırımla en büyük dış yatırımı ve iki kardeş ülkenin arasında en önemli bağ olacak. Fakat böylesine önemli bir yatırımın hayata geçirilmesi aşamasında yaşanan sürecinde dikkate değer olduğunun unutulmaması lazım.

        Petkim'in özelleştirilmesi, Türkiye’nin önemli stratejik dönüşümlerinden birisi olduğunun altını çizerek, geçmişe gidelim. 1989 yılında özelleştirme kapsamına alınan ilk şirket olan Petkim için 2003 yılına kadar hiçbir satış girişimi devlet tarafından yapılamamıştı.Yarımca tesislerinin kapatılması ve aradan geçen 13 yıl boyunca şirketin yatırım yapmasına “özelleştirme” gerekçesi ile izin verilmemesi, o dönemin tek faaliyeti olduğu rahatlıkla söylenebilir.

        Petkim 2003 yılında yapılan ihaleyle %88’lik kısmı 600 milyon dolara Uzan grubu tarafından alındı. Ancak bu ihale sürecinin iptal ile sonuçlanmasından sonra Ocak 2004’te Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) tarafından tekrar ihaleye çıkarılan Petkim’e teklif gelmemesi üzerine ihale iptal edildi. Bu tarihten sonra Petkim farlı bir kulvara girdi.

        REKLAM

        Mayıs 2004’te Petkim’de önemli bir yönetim değişikliği oldu. Şirket genel müdürlüğüne özel sektörden transfer edilen Kenan Yavuz getirildi. Hızla kara geçen ve Şubat 2007’de Başbakan Erdoğan’ın açılışını yaptığı 400 milyon dolarlık yatırımlarla birlikte şirket sıfır borç ve iyi bir karlılık oranıyla 2008 yılında Azerbaycan Devlet Petrol şirketi SOCAR’a 4 milyar dolara satıldı. Petkim özelleştirmesiyle de STAR Rafinerisi Projesi’nin önünü açıldı. Bu gelişme Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı Projesi’ni (TANAP) de iki ülkenin gündemine soktu.

        CARİ AÇIĞA 1,5 MİLYAR DOLARLIK KATKI

        O dönem hammaddesini Tüpraş özelleştirmesi nedeniyle %90 ithal eden Petkim’in hammadde güvenliğini sağlayacak bir rafineri entegrasyonuna ihtiyaç olduğu ortaya çıkmıştı. 2005 yılında alt yapı çalışmaları başlatılan STAR Rafinerisi Projesi’ne SOCAR yakın ilgi gösterdi. Ve 2009 yılında rafinerici lisansı için Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’na (EPDK)’ ya başvurdu. 25 Ekim 2011’de Başbakan Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in katılımı ile rafineri temeli atıldı ve bugünlere gelindi.

        Son 30 yıllık dönemde gerçekleşen en önemli reel sektör yatırımı olarak öne çıkan STAR Rafinerisi, kümelenme metodolojinin ve entegrasyonun da en önemli örneği oldu. Petkim yarımadasında gerçekleştirilen rüzgar santrali ve Petlim Limanı ile birlikte artık, Rafineri-Petrokimya-Enerji-Liman ve dağıtım zincirinin tamamı buluştu. Rafineri sayesinde Petkim yıllık 2 milyon ton, yaklaşık 750 milyon dolar ithalat tutarını yerlileştirmiş olacağı gibi STAR Rafinerisi’nin üreteceği diğer rafinaj ürünleri ile ithalat engellenmiş olacak. Toplamda cari açığa yıllık 1.5 milyar dolarlık bir katkı sunacağını söylemek mümkün.

        REKLAM

        Rafinerinin toplam üretim miktarı olan 10 milyon ton ürünün, 2 milyon tonluk kısmı Petkim’in hammadde ihtiyacını karşılarken, geri kalan 8 milyon ton ürünlerin tamamının da bugün Türkiye’nin ithal ettiği düşünülürse, buna tam olarak bir ithal ikame veya yerlileştirme projesi de denilebilir.

        Görüldüğü üzere bu tür yatırımlar son derece uzun soluklu, güçlü finansman ve devlet desteği gerektiren projelerdir. Fizibilite çalışmalarının 2005 yılında başladığı dikkate alındığında aradan 13 yıl geçtiği gerçeği ortaya çıkacaktır. Fakat 2004 yılında bir diğer çalışma olan veya konuşulan proje Ceyhan’a hala bir şey yapılamamış olması, büyük projeler için güçlü finansman, güçlü yatırımcı ve devlet desteği üçlüsünün mutlaka bir arada olması gerektiğini gösteriyor.

        İKİ DEVLETİN EN GÜÇLÜ EKONOMİK BAĞI

        STAR Rafinerisi Projesi’ne harcanan 6 milyar doların %50’lik kısmı Azerbaycan tarafından sağlanırken, diğer %50’lik kısmı için ise proje finansmanı yapıldığı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin de 2 milyar dolarlık teşvik desteği sağladığının bilinmesi gerekir. Petkim entegrasyonu sayesinde STAR Rafinerisi, 1 milyar dolar daha ucuza mal olmasına rağmen, ancak 6 milyar doları aşan bir bedel ile hayata geçirilebildi.

        Türkiye, bugünkü fiyatlar ile yılda yaklaşık olarak 15 milyar dolar rafinaj ve petrokimya ürünü ithal ediyor. Petkim ise petrokimya ürünlerinin sadece %15’lik kısmını karşılayabiliyor. Geriye kalan %85’lik kısım ise ithal ediliyor. Bu rakamlar neyi gösteriyor? Türkiye’nin 5 adet daha Petkim’e ve en az 1 adet daha rafineriye ihtiyacı olduğunu net bir şekilde ortaya koymuyor mu?

        REKLAM

        Bu sebeple rafineri entegrasyonu ile birlikte SOCAR’ın ikinci bir Petkim daha yapıp yapmayacağı merak konusu. Zira geçmişte açıklanan planlamalarda, rafineri tamamlandıktan sonra, petrokimya yatırımlarına devam edileceği sık sık kamuoyu ile paylaşılmıştı. UmarızCeyhan'a tam entegrasyona dayalı 15 milyar dolar gerektiren bir proje hükümetimiz tarafından planlanır ve hayata geçirilir.

        Zira ara malı üretiminde adım atılmazsa cari açığın kapatılması zor olacağı gibi Türkiye ekonomisinin de rekabet gücü kazanmasında zorluklar yaşanır. Dolayısıyla Ceyhan projelerine bugün start verilmesi halinde yatırım dönemi minimum 8 yıl olacağından 2025 yılında muhteşem bir sonuca ulaşılması da mümkün olur. Mutlaka bu yatırımların StarRafinerisi örneği dikkate alınarak acilen planlaması gerekir.

        RAFİNERİNİN GİZLİ KAHRAMANI KENAN YAVUZ

        İki kardeş ülkenin en önemli ticari işbirliği olan projenin gizli kahramanı, mimari olarak Kenan Yavuz isminin anılması gerekiyor. Petkim’in ayağa kalkıp özelleştirmesiyle bu entegrasyon projesine gönül koyan Yavuz, bir kümelenme metodolojisi örneğiyle de ülkemizin taşınmasına vesile oldu. Bu süreçte tam 1200 adet izinlerin alınmasında, bu yatırımla ilgili olarak 3 tane özel kanun çıkarılmasında Kenan Yavuz ciddi katkı olduğunu biliyorum. Türkiye tarihinin en büyük proje finansmanı, 3.3 milyar dolar, 18 yıl vade ve hazine garantisi olmadan bu dönemde Kenan Yavuz’un katkılarıyla ve tabii ki iki devletin de bu işe olan inancıyla sağlandı.

        Daha önemli bir husus ise Türkiye’den ve Azerbaycan’dan çeşitli ülkelerin lobisini yaparak, bu devasa projeye engel olmak isteyenlere karşı en büyük mücadeleyi veren isim Kenan Yavuz olmuştu.

        Şurada Paylaş!

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ