Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Sağlıklı Beslenme Hangi tuzu kullanalım?

        Diyetisyen Emre Uzun yapılan araştırmalara göre; "Yeraltı tuz yataklarından çıkarılan rafine tuzlar, yapılan araştırmalara göre 84 element içerir. Bu doğal tuzlar rafine edilerek içerisindeki 82 element ve iz elementler alınır. Geriye sodyum-klor kalır. Sonrasında topaklanmasını engellemek için içerisine katkı maddesi eklenerek sofradaki halini alır. İyotlu ve iyotsuz formları da vardır" diyor.

        İyot vücutta tiroit hormonu olan tiroksinin yapısında bulunur ve tiroit hormonu vücudun enerji harcama hızını etkiler. Diyetisyen Emre Uzun, iyotca zengin kaynakların sebzeler, meyveler ve deniz ürünleri olduğunu belirtiyor. İyot yetersizliğine bağlı endemik guatr, boy kısalığı, cücelik, zeka geriliği gibi sağlık sorunları görülebildiğini kaydeden Uzun, şunları söyledi: "Türkiye’de iyot yetersizliği yaygındır. 1994 yılında UNICEF birliğiyle 'iyot yetersizliği hastalıklarının önlenmesi ve tuzun iyotlanması' programı başlatılmıştır. Türkiye’de tuzların iyotlanması zorunlu hale getirilmiştir. 1g sofra tuzunda 70 mcg iyot bulunuyor."

        VÜCUDUN DETOKS ÖNERİSİ: HİMALAYA TUZU

        Yüksek mineral içeriği ile Himayala tuzunun sağlığa birçok yararı bulunuyor. Sodyumun yanı sıra yüksek oranda fosfor, kalsiyum, potasyum, demir, magnezyum, çinko, selenyum, bakır, brom, zirkonyum ve iyot içeriyor. Himalaya tuzu kan basıncını ve hacmini düzenliyor ve içerisindeki sodyum bilgilerin sinir sistemince iletimineve kas kasılmalarına yardımcı oluyor. Ayrıca insan vücudunun detoksu için kullanılıyor.

        • Himalaya tuzu vücutta stresi azaltan bir öğedir.

        • Tuzlu su, doğal antioksidan görevlerini yapar ve vücudu zehirli atıklardan temizler.

        • Düzensiz kalp ritmini dengeler, tansiyonu düzenler.

        • Beyin de dahil olmak üzere hücrelerde istikrarlı pH dengesini destekler.

        • Sağlıklı solunum fonksiyonunu destekler.

        • Kas kramplarını azaltır. kemik gücünü artırır.

        • Sağlıklı uyku düzenini destekler.

        • Sofra tuzuna oranla selülite karşı etkilidir.

        • Romatizma, artrit ve gut hastalıklarının riskini azaltır.

        • Böbrek ve safrakesesi taşlarının oluşma riskini azaltır.

        Tüketim miktarının Himalaya tuzunda da önemli olduğunu kaydeden Uzun, "Bir besini sağlıklı yapan miktarıdır. Tuz tüketiminde genel olarak tüketimi minumum seviyede tutmakta fayda vardır" dedi.

        MİNERAL KAYNAĞI: KAYA TUZU

        İçerdiği mineral kaynağının, magnezyum ve kalsiyum sayesinde büyük öneme sahip olduğunun ayrıca bu minerallerin vücuttaki organların fonksiyonunu sağladığını söyleyen Emre Uzun, "Ek olarak unutulmamalıdır ki kaya tuzu vücudumuzun içerisindeki yaşamsal faaliyetlere de yardımcı olur.

        Metabolizmanın desteklenmesine yardımcıdır; Kaya tuzu vücudumuzun içinde metabolizma desteklemek için de kullanılabilir. Bu durum vücut fonksiyonlarının gelişmesine katkıda bulunur. Ayrıca kaya tuzu vücutta su emilimini artırmaya yardımcı olur. Özellikle sindirim sistemi ve diğer organların düzgün işleyişine katkı sağlar. Doğru tuz seviyesi kanda emildiğinde hücre fonksiyonlarının iyi bir iletişimini mümkün kılabilir. Ancak, kaya tuzunun olumsuz yan etkilerini önlemek için uzman kontrolünde ölçülü tüketilmesi önemlidir" şeklinde konuştu.

        Kaya tuzunun, ayrıca bronşit ve solunum rahatsızlıklarının belirtilerini hafifletmede yardımcı olduğunu açıklayan Uzun, şunları söyledi: "Kaya tuzu tüketimi daha iyi oksijen almamıza yardımcı olur. Bu durum ruh halinin iyileşmesine de katkıda bulunur ve mevsimsel duygu bozukluğu tedavisinde de kullanılabilir. Ayrıca stres yönetimine yardımcı olur. Az bir miktarda kaya tuzu sindirimin uyarılmasını sağlar ve iştahın açılmasına yardımcı olur ve bağırsak fonksiyonlarını iyileştirir."

        BİR DE DENİZ TUZU VAR...

        Genellikle tuzlu su göllerinden, deniz ve okyanus sularından elde edilen deniz tuzu, suyun buharlaştırılmasıyla oluşur. Herhangi bir işlemden geçirilmez ve rafine edilmediği için içerisinde bir miktar mineral ve elementleri barındırır. Deniz tuzu sodyum, klorür, kalsiyum, magnezyum, potasyum ve diğer 90 minerali doğal halde bulundurur. Bu maddeler tuza lezzetini ve rengini verir.

        Sofra tuzu ile benzer sodyum klorür içeriğinin olmasının yanı sıra rafine edilmemiş olması ve zengin mineral içeriği deniz tuzunu daha tercih edilebilir kılar. Deniz tuzu çok sayıda mineral içermesine rağmen sofra tuzu sadece sodyum klorür içerir. Rafine edilmemiş deniz tuzunda sağlık için faydalı birçok mineral var. Sodyumda ne kadar zengin renk, o kadar fazla mineral demektir. Diğerleri gri ya da kum rengi olarak üretilirken, bazı deniz tuzları pembe tuz olarak üretilir. Buradaki tuza pembe rengini veren ise demir mineralidir.

        Güçlü bir bağışıklık sistemi oluşturmaya yardımcı olur. Ateş, grip alerji ve hastalıklarla savaşır. Astımla savaşır. Solunum sistemindeki enfenksiyonları azaltıcı etkisi vardır. Diyabet azaltıcı etkisi görülür ve uygun kan şekeri seviyesinin korunmasını sağlar.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ