Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi İş-Yaşam Yabancı yatırımcıların Türkiye'ya yatırımları 4.1 milyar doları buldu - İş-Yaşam Haberleri

        Türkiye'de bu yılın ocak-eylül döneminde 114 birleşme ve satın alma işlemi gerçekleşirken, değeri açıklanan işlemlerin toplam hacmi 5,9 milyar dolar oldu. Söz konusu işlemlerin yaklaşık yüzde 70'ine (4,1 milyar dolar) yabancılar imza attı.

        AA muhabirinin bağımsız denetim, danışmanlık, kurumsal finansman ve vergi alanlarında faaliyet gösteren EY verilerinden derlediği bilgilere göre, yılın 9 ayında Türkiye'de 114 birleşme ve satın alma işlemi gerçekleşti.

        Bu yılık ocak-eylül döneminde gerçekleştirilen 114 işlemden 64'ünün değeri açıklanırken, 50 işlemle ilgili finansal bilgiler paylaşılmadı. Değeri açıklananların toplam hacmi 5,9 milyar dolar olarak hesaplandı.

        REKLAM

        Değeri açıklanan birleşme ve satın alma işlemlerinin toplam hacmi 2016 yılında 4,6 milyar dolar, 2015'te 10,7 milyar dolar, 2014'te 17,7 milyar dolar, 2013'te 13,7 milyar dolar, 2012'de 23,2 milyar dolar ve 2011'de de 11,5 milyar dolar olmuştu.

        TÜRK YATIRIMCILAR 1.8 MİLYAR DOLARLIK İŞLEME İMZA ATTI

        EY verilerine göre, ocak-eylül döneminde Türk yatırımcılar 67, yabancı yatırımcılar ise 47 işlem gerçekleştirdi.

        Bu yılın 9 aylık dönemindeki işlemlerin 1,8 milyar dolarlık kısmı Türk yatırımcılar, 4,1 milyar dolarlık kısmı ise yabancı yatırımcılar tarafından yapıldı.

        Türk yatırımcılar 2011'de 5,1 milyar dolar, 2012'de 11,5 milyar dolar, 2013'te 10,4 milyar dolar, 2014'te 13,1 milyar dolar, 2015'te 4,1 milyar dolar, 2016'da 2,1 milyar dolar; yabancı yatırımcılar ise 2011'de 6,4 milyar dolar, 2012'de 11,7 milyar dolar, 2013'te 3,3 milyar dolar, 2014'te 4,6 milyar dolar, 2015'te 6,6 milyar dolar ve 2016'da 2,5 milyar dolarlık işleme imza atmıştı.

        EN ÇOK İŞLEM DEĞERİ ENERJİ SEKTÖRÜNDE

        Birleşme ve satın alma işlem değerlerinin sektörel dağılımına bakıldığında, enerji 2 milyar 192 milyon dolar ile ilk sırada yer aldı.

        REKLAM

        Finansal hizmetler 1 milyar 373 milyon dolarla ikinci, ulaştırma 921 milyon dolarla üçüncü, imalat 546 milyon dolarla dördüncü, yiyecek ve içecek 364 milyon dolarla beşinci, perakende 255 milyon dolarla altıncı, madencilik de 205 milyon dolarla yedinci sıraya yerleşti.

        Söz konusu dönemde en çok işlem, bilişim sektöründe gerçekleşti. 38 işlemin olduğu bilişimi 14 işlemle enerji, 13 işlemle ulaştırma, 11 işlemle imalat, 9 işlemle yiyecek ve içeçek, 8 işlemle de hizmetler sektörleri takip etti.

        "9 AYDA 2.2 TRİLYON DOLARLIK İŞLEM HACMİ"

        EY Kurumsal Finansman Bölümü Başkanı Müşfik Cantekinler, AA muhabirine konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, dünyada 2017'nin ocak-eylül döneminde 2,2 trilyon dolar işlem hacmi oluşturan yaklaşık 36 bin birleşme ve satın alma gerçekleştiğini belirtti.

        2016 yılının aynı döneminde de işlem hacminin ve adedinin benzer seviyelerde olduğunu ifade eden Cantekinler, "Bu dönemde enerji, gayrimenkul, imalat, teknoloji ve finansal hizmetler sektörlerinin ön plana çıktığını gözlemlemekteyiz." dedi.

        "TÜRKİYE YATIRIMCILAR AÇISINDAN CAZİP"

        REKLAM

        Cantekinler, yılın son çeyreğinde perakende, enerji, imalat ve ulaştırma sektörlerinde orta ve büyük boyutlu işlemlerin devam ettiğini ve yıl sonuna kadar birtakım önemli işlemlerin açıklanabileceğini belirtti.

        İşlem boyutu büyük olmasa da bilişim sektöründe de çok sayıda işlemin gerçekleşmesinin beklentiler dahilinde olduğunu söyleyen Cantekinler, bu yılın ocak-eylül döneminde gerçekleşen işlemlerin büyüklüğünün 2016 yılı tamamının işlem büyüklüğünü geride bıraktığını dile getirdi.

        Cantekinler, bununla beraber Türkiye'nin hem 2016 hem de 2017 yılında birleşme ve satın alma potansiyelinin önemli seviyede altında kaldığını değerlendirdi.

        Bunun nedeninin; öncelikli olarak, Türkiye'nin yakın coğrafyasında yaşanan jeopolitik sıkıntılar ve bunların yabancı yatırımcı üzerinde yarattığı olumsuz risk algısı olduğunu savunan Cantekinler, "Öte yandan, Türkiye'nin orta ve uzun vadedeki yüksek ekonomik büyüme potansiyelinin ve demografik özelliklerinin, Türkiye'yi yatırımcılar açısından artan seviyelerde cazip kılmaya devam edeceği beklenmektedir." ifadelerini kullandı.

        Şurada Paylaş!

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ