Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Süper Lig Beşiktaş Beşiktaş Galatasaray derbisi SON DAKİKA yazar yorumları: Maç ikiye bölündü - Beşiktaş Haberleri
        1

        ŞANSAL BÜYÜKA

        Bazı dokunuşlar vardır, kelimenin tam anlamıyla “altın dokunuş” olur. Marcao’nun vuruşunda top Beşiktaş ağlarına giderken, Atiba’nın kepçe gibi uzattığı ayağı, Beşiktaş’ı mutlak bir golden kurtardı. İlk yarı bittiğinde Beşiktaş’ta iki kader adamı vardı: Biri kaçırdığı ile Larin, diğeri kurtardığı ile Atiba... Galatasaray eksik kalınca Sergen Hoca çok doğru bir hamle yaptı ve N’Koudou ve Mensah‘ı sahaya sürürek tam bir hücum takımı oldu. Beşiktaş peri masalı yazmaya, Galatasaray hayal kırıklıkları yaşamaya devam ediyor.

        2

        Luyindama belki de maçın tartışmasız en iyi adamıydı. Gol dakikasına kadar uçana-kaçana vurdu. Her tehlikeyi önledi. Ancak Josef golü öncesi ortalanan topu kesemeyince maçın sonucunu belirleyen “kader adamı” oldu. Ne gariptir, ikinci golde de büyük hatayı gene Luyindama yaptı. Bu maçta hakem kararlarından iyi bir öykü çıkacaktır. Cüneyt Çakır ve yardımcıları, kritik ikili pozisyonların tamamına yakınında ters kararlar verdiler, iki tarafın da tepkisini çektiler. Maçın iyileri oldu, maçın kötüleri oldu, maçın kader anları oldu. Ancak sonucu büyük ölçüde tayin eden Diagne’nin gördüğü kırmızı kart oldu. Galatasaray’da bir kırmızı kartla nasıl oldu da bu kadar çöktü, o da anlaşılır gibi değil...

        3

        AHMET ÇAKAR

        Marcao'nun hatalı geri pasını yakalayan Larin, kaleci ile karşı karşıya mutlak golü kaçırdı. Aslında maç pekala berabere bitecekken, bir kırmızı kart yani Diagne'nin atılması, bütün oyunun kontrolünü ve baskıyı Beşiktaş lehine çeviriverdi. Oyunun son bölümünde Josef'in tecrübeli vuruşu, hem maçı bitirdi hem de üç puanı Beşiktaş'a getiriverdi. Bundan sonra 10 kişilik Galatasaray'ın yapacağı fazla bir şey yoktu. Bir kontratakta da Beşiktaş'ın en fedakâr futbolcusu Larin kaleye vurabilecekken N'Koudou'ya "Al da sen at" dedi. Hakem Cüneyt Çakır hayatının en kötü maçını yönetti. Adeta uyuşmuş gibi toplar çarpıyor, fauller yanlış, kararlar gecikmeli geliyor ama Diagne'ye gösterdiği kırmızı kart da haklı. Lakin ilk yarıda Arda ile Rosier'e mutlak göstermesi gereken kırmızı kartlar es geçildi. Sonuç olarak dün geceki derbi için şunu söyleyebiliriz; hakemin skora katkısı yok ama Cüneyt Çakır'ın kariyerindeki en kötü maçlarından biriydi.

        4

        ERMAN TOROĞLU

        Sergen hep söylerdi, "Benim mümkün olduğu kadar kısa sürede büyük takım çalıştırmam lazım. Çünkü Anadolu'da ne yapsanız yapın, bir yere gelip tıkanıyorsunuz. Ama büyük takımlarda öyle değil" derdi. Onu yakaladı ve şu ana kadar da az hatayla geldi. Sergen'in gözü daha da yukarılarda biliyorum. Çalışana Allah yardım eder, dedikodu yapana değil. Hakem kırmızı kartta bence doğruydu. Bazı ikili mücadelelerde iki takıma da eşit davrandı. İki yardımcısı onu iki yerde yanlış yönlendirdi.

        5

        Lig uzun maraton tamam, ama iki takımın arasındaki havaya bakınca siyah-beyazlılar daha fazla istiyorlardı ve hak ederek kazandılar. 11'e 11 Aslan gene biraz idare ediyordu ama 10 kişi kaldıktan sonra Kartal'a gücü yetmedi. G.Saray'ın iki stoperi iyi şeyler yapıyor gözüküyor ama dün ikisi de öyle birer hata yaptılar ki biri gol oldu, diğerini inanılmaz şekilde Beşiktaşlı oyuncu kaçırdı. Diagne atılır mıydı? Kesinlikte evet. Kafaya oynama mesafesine tabanı sokarsan olacağı bu. G.Saray bundan sonra toparlar mı? Bu görüntüyle zor. Terim'in bu davranış biçimleriyle bu iş zor. Terim de yeni yönetimi bekliyor. Şimdiden ona yatırım yapıyor. Ama yönetime kim gelirse gelsin, Terim teknik direktör olsun veya olmasın, 'Demokles'in Kılıcı' gibi yönetimin üzerinde duracaktır; G.Saray teknik adamlığından elini ayağını çekmediği müddetçe...

        6

        ATTİLA GÖKÇE

        Galatasaray’da Fatih Terim’in Arda-Belhanda tercihi maç başlamadan önce doğruydu. Ancak oyunda ilk sarı kartı gören Arda ve Belhanda etkili olamadılar, cezaalanına adam sokamadılar, kazandıkları topu çabuk kaybettiler. Dahası bu maçta Galatasaray’ın yeni çapası Taylan da bekleneni veremedi. Şimdi hiç hesapta olmayan bir adamı söyleyeyim. Sakat mı, sorunlu mu bilmiyorum. Ama Feghouli’nin oynamadığı maçlarda Galatasaray sanki kimliğini unutmuş gibi oynuyor. Çabuk oyunda Feghouli’nin kanatlardan getirdiği öldürücü toplar, pozisyon içinde pozisyon yaratan katkısı bence Galatasaray’ın en büyük eksiğiydi. Donk ile Babel ve Emre Kılınç da bekleneni veremedi. Çünkü Beşiktaş çok ısrarlı ve istekli oynuyordu.

        7

        Beşiktaş, rakibin bu dezavantajına karşılık elindeki avantajı kullanırken çok top kaybetti. Rakibinden daha fazla şut attı ama maçı koparacak hamleyi atamıyordu. Nihayet genç bir kardeşle (Rıdvan), tecrübeli bir ağabeyin (Souza) işbirliğinden bir asist, bir de gol çıktı. N’Koudou’nun golü ise geceyi bitirdi. Bence Beşikaş ihtiyacı olanı, hak ettiğini aldı. Larin’in, Aboubakar’ın kaçırdıkları da var. Ama değişen yedekleri ile birlikte kompakt, birbirini tamamlayan bir oyun oynadılar. Bunu da takdir etmek gerekiyor.

        8

        LEVENT TÜZEMEN

        Diagne'nin atılması doğruydu. G.Saray'ın daha derin bir savunma yapmasına neden oldu. Diagne'nin kafa mesafesine ayak uzatıp rakibinin kafasına vurması hataydı. Belhanda yine sorumluluk almadığı gibi kritik pas hataları yaptı. Arda yorulmuş, Belhanda kötü oynuyordu ve takım 10 kişiydi. Donk-Babel ikilisinin oyuna girmesi Galatasaray'a güç pompaladı. Sergen Hoca, Galatasaray eksik kalınca N'Koudou ve Mensah'ı alıp daha baskılı oyuna geçmeyi planladı. G.Saray, kontrataktan gol arayacak fırsatları kolladı ama daha çok kaybetmeme adına dirençli bir savunma yapmaya çalıştı. Ancak Souza ve N'Koudou'nun golüne engel olamadı. Derbilerde fizik olarak güçlü değilsen 10 kişi kalmayacaksın. Diagne'nin atılması G.Saray'ın dengesini bozdu.

        9

        RIDVAN DİLMEN

        İki takım oyuncularını kutlarım. Aman aman bir oyun olmadı. Oyunun geneline baktığımızda, Beşiktaş'ın daha üstün oynadığını gördük. İlk yarıda ilk 10 dakika, 2. yarının da hemen hemen tamamında. Neden oyuncuları kutladım? Maç bitiminde Fatih hoca, oyuncusudur Sergen'i kutladı, oyuncular da forma değişikliği yaptı. Maçı yöneten hakem öyleydi ki maçı sinir harbine çevirdi aslında. Beşiktaş istikrarlı, ligimizin ilk yarısında geniş kadro zaafiyetine rağmen, önemli oyuncularını kullanamamasına rağmen, Fenerbahçe'yi, Başakşehir'i Trabzonspor'u yendi. Antrenörlerin oyunculara karşı liderliği önemlidir, Fatih Terim'in de en büyük avantajlarından biri budur. Beşiktaş'ın 18 maçta aldığı 38 puan değerli.

        10

        Benim futbol anlayışıma göre ilk yarıdaki Arda pozisyonu kırmızı kart. Diagne'yi attıran da Arda pozisyonudur. Devre arasında Cüneyt Çakır, 'Acaba' dedi. Aynı Cüneyt Çakır, Başakşehir maçında VAR'dayken Bahattin Şimşek'i çağırmıştı. O gün Gustavo'yu atmalıydı, bugün de Arda'yı atması gerektiği gibi. Cüneyt Çakır, ilk yarıda Arda'yı kırmızı kartla atsaydı, Diagne'yi atar mıydı? Atmazdı. Kırmızı kartta kafayı Montero vursa ve Diagne'nin müdahalesi gelse, ben tereddütsüz kırmızı kart veririm. Diagne geldi, uzun boyunun avantajıyla vurdu, o ayak ışınlanamaz. Krampon geldi. Buna kırmızı verince niye verdin demek zor ama ben hakem olsam sarı verirdim.

        11

        OSMAN ŞENHER

        Diagne’nin oyundan atıldığı pozisyon gerçekten çok şanssızdı. Top havalandı, Diagne yüksekten gelen topa ayağıyla müdahale etti. Diagne’nin ayağının tabanı havada topa doğru koşan Montero’nun kafasına da temas etti. Bu dakikaya kadar ortada olan maçta üstünlük, Senegalli forvetin oyundan atılışıyla Beşiktaş’a geçti. Siyah-beyazlılar iyi bir takım... Böyle bir takıma karşı bir kişi eksik oynamak kolay değil. Neticede Souza ile de golü buldular. Galatasaray, gol bulmak için Kartal’ın üstüne gittikçe, bıraktığı boş alanlarda Beşiktaş gol aradı, ikinci golü de buldu. Maç 11’e 11 oynanırken, Belhanda’nın gününde olmayışı; Oğulcan ve Diagne’nin gol yollarında birbirinden kopuk olması, aralarındaki paslaşmanın isabetsiz oluşu Cim Bom’u ileri uçta etkisizleştirdi. Buna rağmen uzatma dakikalarında Emre Akbaba’nın müthiş şutunu kaleci Ersin aynı güzellikte kurtardı. Sonuçta; zirve yarışı yine devam ediyor. Beşiktaş bir kişi eksik kalsaydı o da sorunlar yaşardı. Galatasaray 10 kişi kaldı ve böylece derbiden puan alma şansını kaçırdı.

        12

        FEYYAZ UÇAR

        Çok değerli bir galibiyet. Sergen Yalçın için ayrıca değerli. Görünen o ki derbilerdeki oyunlar, skorlarla Sergen hoca derbilere takımı çok iyi hazırlıyor. Diagne'nin oyundan atılışı, derbide büyük dezavantaj Galatasaray adına. Josef'ten mükemmel bir ayak içi gördük. Maçı koparan vuruş oydu. Galatasaray iyi kapanmıştı o bölgelerde. Ayak içi ile mükemmel bir vuruş. Biraz daha kontrollü, konsantrasyonu bozmadan oynaması gerekirdi Beşiktaş'ın öne geçtikten sonra. O konularda Sergen hoca takımı uyaracaktır. Kazandığında da eksikleri görüyorsan doğru yoldasın demektir. Josef ile Beşiktaş'ın havası değişiyor, onunla topu yönlendiriyor, topa hakimiyetini koyuyor. Bugün yine Beşiktaş'ın en önemli oyuncularından olduğunu gördük.

        13

        TÜMER METİN

        Beşiktaş'a karşı rakip olarak oynamak zor. Maçı 60'a kadar götürüp, hamle yapayım derseniz, Beşiktaş'ın da hamleleri geliyor. Bu akşam ise Diagne maçı ikiye böldü. O dakikaya kadar Marcao'nun hatasıyla kaçan golün dışında oyun üstünlüğü yoktu. 2. yarı hiç görmedik son dakikadaki Emre Akbaba pozisyonu hariç Ersin'i. Orta sahadaki savaşı Beşiktaş kazandı. İlk yarı Taylan ve Belhanda'yı beğendim ama Souza, Atiba ve sonradan oyuna giren Mensah orada bir bütünlük ve üstünlük yakaladı. Fatih hocanın hamleleriyle maç belki tıkanabilirdi ama Sergen hocanın aklında 60'a kadar tutup yaslarım düşüncesi vardı, Diagne yardım etti. 2. yarı hiç görmedik son dakikadaki Emre Akbaba pozisyonu hariç Ersin'i. Orta sahadaki savaşı Beşiktaş kazandı.

        14

        ÖMER ÜRÜNDÜL

        Kritik bir derbi olması nedeniyle Fatih Terim haklı olarak genel oyun modeli olan alışılmış önde baskıyı gündemden çıkarmıştı. Rakibe genişlik bırakmamak ve kontrollü futbol temel taktik ilkeydi. Beşiktaş ilk 30 dakika oyunu domine etti, ancak Oğuzhan ve Ghezzal'ın fiziksel yetersizliğiyle Aboubakar'ın iki güçlü stopere tamamen teslim olması eklenince üretkenlik sağlayamadılar. Galatasaray rakibi iyi karşılıyordu ama ileride etkili bir dikey sprinterinin olmayışı nedeniyle, mecburen pas alışverişleriyle hücuma çıkmaya ve üçüncü bölgede set oyunu ile pozisyon bulmaya çalışıyordu. Bu yarıda Marcao'nun bir sürpriz vuruşunda Atiba doğru yerde bulunduğundan kale önünde kurtardı. Galatasaray'da genelde takım olarak düşük performans gösterdiler. 3 kişi hariç... Taylan ve iki stoper Marcao ile Luyindama müthiş bir performans sergiledi. Aboubakar ise dün Beşiktaş'ı 10 kişi oynattı.

        15

        Sergen Yalçın da fizik gücü yetersiz iki oyuncuyu; Oğuzhan ve Ghezzal'ı çıkarıp iki hareketli ismi sahaya sürünce baskı arttı. Bana göre Sergen Yalçın'ın ilk 11'deki Oğuzhan tercihi hatalıydı. Medyada "Oğuzhan olmazsa üretkenlik olmaz" baskısı vardı ama gördük ki Oğuzhan oyunda kaldığı sürece 65 dakikada Larin dışında tek bir pozisyon yoktu. Dün bir kere daha görüldü ki Beşiktaş'ın en önemli iki oyuncusu Souza ile Atiba. Souza, 90 dakika mücadelesinin yanında bir de çok güzel gole imza attı. N'Koudou işi bitiren isim oldu.

        16

        ALİ GÜLTİKEN

        Rakibinin 10 kişi kalmasından sonra Beşiktaş'ın ciddi bir baskısı vardı. 30 dakikalık sürede golü bulmalıydı ve buldu da... Larin, N'Koudou, Atiba, Mensah, Ghezzal gibi skoru değiştirecek oyuncular varken işi değiştiren Josef de Souza oldu. Josef kilidi açtı, N'Koudou skoru ilan etti. Maçın başından itibaren savunmayı değil, kazanmayı düşünen taraf olarak Beşiktaş bunun karşılığını aldı.

        17

        BİLAL MEŞE

        Sergen Yalçın’ın, N’Koudou ile Mensah hamleleri oyunu tek kaleye döndürdü. Terim’in ise Babel ve Donk tercihleri hem baskıyı kırma, hem de pozisyon üretme adınaydı. Gelin görün ki, Aslan on kişi kalmanın sıkıntısını iliklerine kadar hissetti maç sonuna kadar. Galatasaray fena savunma yapmadı, eksik olmasına karşın... Taaa ki 79. dakikaya kadar... Kartal’ın başarılı isimlerinden Rıdvan soldan kesti, Souza topu kontrol etti, Okan’ın solundan filelere gönderdi. 90 artı 1... Son sözü N’Koudou söyledi... Larin, bu kez garantiye gitti, topu N’Koudou’ya çıkardı, ona da dokunmak kaldı. Uzatma dakikalarında Galatasaray risk aldı, tüm hatlarıyla yüklendi, ama Kartal’ın kalesinde Ersin’i unuttular sanırım! Maçın özeti mi? İsteyen, oynayan, baskı yapan, üreten, öz güven duygusunu zirveye çıkaran, hak eden kazandı, yani Beşiktaş...

        18

        REHA KAPSAL

        Beşiktaş, Diagne atıldıktan sonra daha fazla öne gitti. Yalnız onların da en büyük sıkıntıları lig boyunca set hücumları ve bununla ilgili sağlıklı organizasyonlar yapamamasıydı. Fizik kaliteleri, pas akışındaki ritimleri, oyun hareketliliği istenen seviyede olsa bile rakip ceza sahası içinde etkili olamadılar. Yalnız maçı daha fazla isteyen, daha hazır görünen, coşkulu, tempolu ve kazanmak için oynayan bir Beşiktaş vardı.

        19

        Kaybetmemek için oynayan ve oyun performansı da kötü olan Galatasaray doğul olarak maçı kaybetti. Farkı yaratan farktır. Beşiktaş üç puanı hak ettiği gibi sezon başından beri Sergen Yalçın'ın takım performansı her geçen gün üstüne koyarak gelişimini sürdürüyor. Buna takımın iki tane 'temel kolonu' olan Atiba ve Josef'i de eklemek lazım. Her maç iyi oynayarak takımlarının performansının artmasında en temel etkenler. Dün de Josef ekstra maçın kırılma anı olan ilk golü atarak, Atiba da pas organizasyonunda çok olumlu işler yaparak Beşiktaş'ın yükselen performansı ve başarısında en temel faktör olduklarını gösterdiler.

        20

        OKTAY DERELİOĞLU

        Beşiktaş daha tempolu daha coşkulu oynayan taraftarı ve pozisyonlar buldu. Ancak Galatasaray için bunları söyleyemeyiz. Emre Kılınç'ın duraklamalardaki pozisyonu hariç net bir fırsatları yoktu. Beşiktaş'ı futbolu sebebiyle tebrik etmek gerek. Beşiktaş bu tempoyla oynar ve her hafta futbolunu geliştirmeye devam ederlerse sezon sonu şampiyonluğa ulaşırlar.

        21

        AYHAN AKMAN

        Diagne maçın skorunu belirledi. Diagne ile ne oyunu oynarsınız? Hiçbir oyuna çok yatkın değil. Rakibi 1. bölgeye yaslayıp, sağdan soldan keserseniz fiziğiyle, hava toplardaki etkisiyle belki işi çözebilir. Galatasaray topu kaptığında çıkmaya başlıyor, öne atılıyor, hop geri. Ne hava topunu kazanıyorsun, ne saklıyorsun. Orta sahasın, Taylan, Etebo, Belhanda, mücadele edip kazanıyorsun, öne atıyorsun, nefes alacaksın, atıyorsun, geri dönüyor. Tekrar 50 metre mücadele. Hiçbir orta saha oyuncusu buna dayanamaz. Galatasaray adına bazı şeyler çok belli. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim, transfer için buram buram bağırıyor. Falcao'dan hiç verim alamıyorsunuz, bir santrfor transferi kesin. Atletizmi olan, deparı olan bir oyuncu lazım kanatlara. Pas oyunu oynuyorsunuz ama bu tip maçlar da oynayacaksınız. Bu tip maçlarda rakip de size karşı oynuyor. Onun için atlet oyuncuya ihtiyaç var, Galatasaray'ın atletizm ile ilgili bir problemi var, atlet oyuncu sayısı az elindeki.