Kızılay AVM'de tahliye kararı

Kızılay, Ankara’nın Kızılay Meydanı’nda bulunan ve Yap-İşlet-Devret modeliyle kiralanan Kızılay AVM hakkında çıkan iddialara ilişkin yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, Hilal-i Ahmer Derneği’nin, İstanbul’un işgali sonrasında Ankara’ya taşınmasından sonra Genel Merkez olarak kullandığı binanın ömrünü tamamlamasının ardından 2010 yılında yapılan ihale ile ‘KARSAKLAR’ adlı firma tarafından yap-işlet-devret modeliyle kiralandığı belirtildi.

Kiralayan firmanın bir süre sonra yasal sorumlarını yerine getirmemesi nedeniyle Kızılay Hukuk Müşavirliği tarafından yargı sürecinin başlatıldığı kaydedilen açıklamada, “Uzun süren yargı sürecinin ardından Mahkemelerce adı geçen firmanın iflasına ve bununla birlikte taşınmazdan tahliye edilmesine karar verilmiştir. Kızılay’ın maliki olduğu taşınmaz tahliyenin gerçekleşmesi akabinde yeniden Kızılay yönetimine geçmiş olup ilgili mevzuatlar doğrultusunda iflasına karar verilen firma ile kiracılık ilişkisinin sonlanması sonrasında alt kiracıların sözleşmeleri de ana sözleşmenin sona ermesi ile birlikte hükümsüz hale gelerek sona ermiştir. Kızılay Yönetiminin ilgili taşınmazı devralmasından sonra yapılan ilk incelemede, özellikle yemek katında uzun süredir bakım çalışması yapılmadığı ve ‘acil’ tadilata ihtiyacı olduğu görülmüştür. Buradan hizmet alan vatandaşlarımız başta olmak üzere çalışanların ve ziyaretçilerin can güvenliği en büyük önceliğimizdir. Yemek katındaki eski kiracıların karşı duruşlarına rağmen bu konuda herhangi esnekliğe asla izin verilmeyecektir” denildi.

Ayrıca açıklamada, Kızılay Gayrimenkul yönetiminin günümüz koşullarında yeni bir norm oluşturmak için AVM’de faaliyet gösteren tüm alt kiracılarla görüşmeler yürüttüğü ve birçok kiracıyla da yasal düzenlemeler doğrultusunda yeni sözleşmelerin imzalandığı bildirildi. Yine aynı açıklamada, bazı alt kiracıların “Kızılay adı ve taşıdığı değerleri” kullanarak Kızılay’ın aleyhinde haksız gerekçelerle algı oluşturulmaya çalışıldığı ifade edildi.

Öte yandan, açıklamada, Kızılay Derneği’nin menfaatlerini korumak amacıyla her türlü yasal hakkın kullanılacağı da vurgulandı.