Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gastro Keşfet Karaburun Nergis Festivali

        Kocaman uzunca bir yılı geride bıraktık, kimi zaman negatif kimi zaman pozitif arasında gittik geldik, düğünler, dernekler, seyahatler, toplantılar hep ucundan acık açık alanlarda yapıldı... Güzel olan tek şey kutlamanamayan doğum günlerinde yaş alınmadı. Sarılmalar koklaşmalar, yeni aşklar yeni yıla bırakıldı...

        Tedbiri elden bırakmadık, maskeli, aşılı ve son derece mesafeli bir şekilde yeni yıla girdik.

        Geçmiş yıllarda olduğu gibi öyle uzun uzun dilekler ve yapılacaklar listesi de yapmadık, zaten tek dilek hepimiz için sağlıktı. Yeni yıl hepimize çok pozitif geldi. Yıllardır uzmanlardan bildiğimiz, uzmanlardan dinlediğimiz pozitif insan olmanın insan ruhuna nasıl iyi geldiğini bilen bizleri o mikron var ya, şaşkına çevirdi. Pozitif insan olmanın uzmanların dediği gibi gerçekten de etrafına da nasıl bulaştığını gördük. Yani kişisel gelişimciler, psikologlar boşuna dememiş pozitif insanlar etrafına pozitif duygular yayar diye... Ama bu defa duygular negatif virüs pozitif kafalar karışık O micron bize bulaşık.

        REKLAM

        Hiç aklıma gelmezdi negatif sözcüğünün bende mutluluk yaratacağı. Anladımki O micron efendi vücudumuzu ele geçirdiği anda kendileri pozitif. Maskemle mesafemle ben yılda tüm gücümle negatifliğimi O microna ispat edeceğim. Onu bunu O micronu bir kenara bırakalım. 22-23 Ocak tarihleri arasında hayatın koşturmasına kısa bir ara verip yurdun heryeri karlarla kaplıyken Karaburun’da nergisin hikayesi ve kokusuyla baharı yaşayalım mı? Kendisi imkansız aşkların sembolüdür, mis gibi kokusu saymakla bitmeyen faydaları vardır. Nergisin güzel kokusu geniş tıkanıklığını açar, bulunduğu ortamı temizler, nezleye iyi gelir, kaynatılıp içildiğinde midenin dostudur ve baş ağrılarına iyi gelir. Adını ise imkansız aşkın kibirli yakışıklısı Narcissostan almıştır.

        Nergisin hikayesi..

        Nergis’e uzanalım da, önce dilden dile, gönülden gönüle, kuşaktan kuşağa destansı hikayesini bilerek:

        ‘Narcissos, bir peri ile insanın oğludur. Kendini beğenmiş, ukala bir tarzı vardır. Dağ perilerinden biri olan Ekho ona aşık olur. Bu aşkı ifade etmesi neredeyse imkansızdır. Bu şekilde umutsuz bir aşka kapılır. Ekho konuşamaz, uzaktan kendi gözükmeden söylenenlerin son kelime ya da hecesini tekrarlar. Narcissos bir gün arkadaşlarını ararken "Biri mi var burada?" diye seslenir. Ekho oradadır, "Burada" diye tekrarlar. Narcissos ona "Gel" der. Ekho çaresiz, "Gel" diye cevap verir. Kendini beğenmiş Narcissos gelmeyene içerler, oradan çekip gider.

        Ekho çok üzülür, morali bozulur ve dağdaki mağaranın birine giderek şöyle yazar duvarlara, "Dilerim o da sevsin, benim gibi ve sevdiğine kavuşamasın."

        Ekho aşkına kafayı taktıkça kendini yer bitirir. En sonunda taşa dönüşür. Sadece ondan geriye sesi kalır. Adalet er ya da geç doğru yolu bulacaktır. Ekho için o gün gelmiştir. Bir gün Narcissos dağlarda ağaç ve yeşilliklerin içinde gezinirken bir pınara denk gelir. Eğilip su içmek isterken gördüğü bir hayali beğenir ve ona aşık olur. Narcissos gerçekten aşık olmuştur. Ellerini pınara doğru

        uzatır, ama o hayal kaybolur. Aynı Ekho gibi sevmiştir, ama sevdiğine ulaşamaz. Narcissos bu sevgiye daha fazla dayanamayıp ölür. Narcissos'un cesedinin olduğu yerde çiçek bulurlar. Bu çiçeğin ismi Nergis. O günden bugüne Nergis çiçeğinin simgesi imkansız aşktır, kavuşamamaktır, kendini beğenmişliktir. Orman tanrıçaları su pınarını gözyaşı kavanozuna dönüşmüş olarak bulurlar. Tanrıçalar pınara sorarlar, "Neden ağlıyorsun diye?”. Pınar, "Narcissos için ağlıyorum" der.

        ‘Narcissos yakışıklı bir genç miydi?’ diye sorar sular seller. ‘Bunu senden daha iyi kim bilebilir ki?’ diye yanıtlar tanrıçalar ve ekler:

        ‘Her gün senin kıyılarına gelip sularına bakıyordu. Senin için ağlıyordu. Ama yakışıklı olduğunu hiç dikkate almadı..’.

        Göl sessiz, sular sessiz, hikaye son bulur böyle..

        Büyük aşkların çiçeğidir, nergis..

        O zaman.. İstikamet; Karaburun. Hedef; her derde deva nergis.

        Ve güzeller güzeli Karaburun’u keşfetme.

        Üstelik yerel yönetim de kadın eli değmiş.

        O zaman.. İskele’de sıralanmış restoranlarda taze balık, kalamar ve midye yemeden, şifa kaynağı enginarları arabaların bagajlarına doldurmadan, nergislerle karşılıksız değil, sözle, tenle taçlanan aşkları yaşamadan, Karaburun’da yatmadan, yemeden, içmeden dönme..