Dünyanın en şahane 10 metro istasyonu
Dünyada öyle metro istasyonları var ki tıpkı bir sanat galerisinde olduğu gibi saatlerinizi orada geçirmek isteyebilir, bu baş döndürücü görsel şölenin ihtişamı ile zamanın nasıl geçtiğini anlayamayabilirsiniz.
Nerede peki bu istasyonlar? İşte size dünyanın birçok yerine yayılmış en güzel metro istasyonlarından 10 tanesi
1) Formosa Boulevard İstasyonu – Kaohsiung (Tayvan)
Bu istasyon, ışık kubbesi olarak biliniyor ve dünyanın en etkileyici cam işlerinden biri olarak gösteriliyor. İtalyan sanatçı NarcissusQuaglianta tarafından tasarlanmış ve yapımı tam 4 yıl sürmüş. Kubbenin çapı 30 m ve Almanya’dan getirtilen 4500’den fazla renkli cam panel içeriyor.
Bu sanat eseri, sevgi ve hoşgörü mesajı vermeye çalışıyor; insan hayatını bir öykü olarak sunacak şekilde tasarlanmış. Eser, su, toprak, ışık ve ateş temaları çerçevesinde şekillendirilmiş. İstasyon, dünyaca ünlü 3-D sokak sanatçısı Su Chia-hsien’in etkileyici bir 3-D enstalasyonuna da ev sahipliği yapıyor. Bu baş döndürücü metro istasyonunu keyifle deneyimleyebilmek için kalabalık saatlerden kaçınmak gerekiyor.
2) Komsomolskayaİstasyonu – Moskova (Rusya)
Stalin’in savaş zamanı konuşmalarından esinlenilerek tasarlanan bu istasyon, bir metro istasyonundan çok bir balo salonunu andırıyor. Nefes kesen mermer sütunları ve mozaikleri ile bu istasyon, 1952 yılında inşa edilmiş. Sanatçı PavelKorin ve mimar AlexeySchusey, bu işleri ile Stalin ödülünü almışlar. Işıklandırma aracı olarak avizeler kullanılmış ve sarı renk tavan boyunca 8 adet mozaik bulunuyor.
Bu devasa salonun yüksek tavanı sütunlarla destekleniyor – ki inanılmaz şekilde detaylı trabzanları ile bu sütunlar mekânı adeta bir müzeye dönüştürmüş. İstasyon boyunca tüm sanat eserlerini incelikle görebilmek adına, kalabalığın az olduğu dönemleri seçebilirsiniz: yaz mevsiminde hafta içleri gibi.
3) Moyua Square İstasyonu – Bilbao (İspanya)
Bilbao’da bulunan bu istasyon, iki ayrı süreç dahilinde tamamlanabilmiş: 1988-1995 yılları ile 1997-2004 yılları boyunca. Metro, son derece hızlı, ucuz, temiz ve verimli olarak biliniyor. Tasarımcılar, doğal ışıklandırmadan yararlanarak insanları, işaretlere ihtiyaç duymadan ideal yöne doğru yürümeye teşvik eden bir sistem oluşturmuşlar. Bu düzenleme, gerçekten işe yaramakla kalmıyor; son derece de keyif verdiğinden herkes tarafından seviliyor.
Yollar, tıpkı bir mağara boyunca patikalar gibi, akış halinde kanallara doğru yönlendirme yapıyor. Paris metrosuna saygı duruşunda bulunan muhafazalı cam saçaklar, geceleri, insanları evlerine yönlendiren işaret kulelerine dönüşüyor. MoyuaSquare istasyonundan dışarı doğru çıkan cam saçak ise içlerinden en ünlüsü.
4 Üniversite İstasyonu – Naples (İtalya)
Bu istasyonu, şu anki canlı ve eğlenceli görünüme büründüren kişi, New Yorklu tasarımcı Karim Rashid. Burada yürüyen merdivenler, tavanlar ve duvarlar, heykellerle ve grafik desenlerle çevrili. Kavisli duvarlar, sarı ve pembe gibi canlı renklerle boyanmış; zemin ise gökkuşaklarından oluşan bir kaleydoskop. Çok sayıda akademik topluluk, bu istasyonu kullanıyor; Karim Rashid de bu zihinlere dokunup tren beklerken çalışmaya elverişli bir mekân yaratmak istemiş.
Buzlu cam arkasındaki LED’lerde, evrensel terimler ve çeşitli ifadeler gösteriliyor; merdivenler ise dönüşümlü dijital sanat ile donatılmış. Kendinizi renk cümbüşü ve soyut sanat içinde kaybetmek istiyorsanız eğer, bu ultra-modern, avangart istasyonu ziyaret etmeyi deneyin.
5) Arts et Metiersİstasyonu – Paris (Fransa)
Bu istasyonun girişleri, zarif kamusal mimari açısından ikonik; ancak asıl baş döndüren kısım, yerin altında. Perçinli alüminyum duvarlar ve tavandan sarkan dişliler, istasyonu bambaşka bir dönemin parçası haline getiriyor.
Alüminyumdan yapılmış sandalyeler, duvarların doğal birer parçası adeta; çöp kutuları bile konsept dizayna uygun bir şekilde hazırlanmış. İstasyon, Belçikalı çizgi roman sanatçısı FrancoisSchuiten tarafından, Jules Verne hikayelerinden esinlenilerek tasarlanmış. 18 ve 19. yüzyıllardan kalma tuhaf icatların sergilendiği müzeyi de gözden kaçırmamalısınız – metro istasyonunun hemen üzerinde.
6) Riyad Metro – Suudi Arabistan
Altın kaplama duvarları, devasa mermer yolları ve uzay çağına ait planlamasıyla Riyad metrosu, dünyanın en akıl almaz metrolarından; tasarım ekibinin en büyük isminin ZahaHadid olduğunu öğrendiğinizde, zihninizde bir şeyler canlanacaktır.
İstasyon, yenilenebilir enerji ile işliyor ve binanın ön cephesi, acımasız çöl güneşini dışarıda tutarken ışığın içeri girmesine izin verecek şekilde tasarlanmış. Yapının genel şekli, ülkenin kum tepecikleri düşünülerek dizayn edilmiş. Yapımına 2014 yılında başlanan metro, dünyanın en güzel istasyonu iddiası ile inşa edilmiş.
7) City Hall İstasyonu – New York City
City Hall istasyonu, genelde kamuya kapalı; ancak New York Transit Müzesi’nin sağladığı bir tur ile buraya inebiliyorsunuz. Bu istasyon, yerel hükümetin ileri gelenleri için tören istasyonu olarak inşa edilmiş ve alan yetersizliği sebebiyle 1904-1945 yılları arasında olmak üzere yalnızca 40 yıl boyunca çalışmış.
Guastavino çinileri ile döşeli kemerli tavanlar, incelikle hazırlanmış tepecamları ile şehrin en zarif mimarileri eserlerinden birini oluşturuyor. Bu tarih parçasını tura katılmadan görmek istiyorsanız eğer, 6 treninde Brooklyn Bridge durağına yaklaşırken dışarı bakın. Tren dönüşünü yaparken, tarihte kaybolmuş bu harika istasyonu bir an için görebileceksiniz.
8) Khalid Bin Waleed İstasyonu – Dubai (B.A.E)
Ağustos ayında ortalama sıcaklığın 38°C’nin üzerinde olduğu bir şehirde, sıcaktan kaçıp kendinizi bu el değmemiş metro istasyonuna atmak isteyebilirsiniz. Burası bildiğiniz istasyonlardan değil ama; daha çok Dubai tarih müzesi minvalinde bir alan. İstasyonun ana teması, şehrin balıkçılık ve inci dalgıçlığı tarihine atfen, su olarak belirlenmiş.
Tavandan sarkan fiber optik avizeler denizanalarını andırırken, mavilere ve altınlara bürünmüş zemin, istasyonu baş döndürücü bir hale büründürüyor. Üç kata yayılmış olan istasyon, buram buram lüks ve temizlik kokuyor.
9) Toledo Station – Naples (İtalya)
Söz konusu ihtişam olduğunda, Toledo İstasyonu’nun duvarları üzerine cümle kurmaya dahi gerek yok. Şehir, sanat inisiyatifleri ve dünyaca ünlü mimarların çabaları ile yeraltı taşımacılığı sistemini adeta görsel bir şölene dönüştürmüş. 2012 yılında açılan Toledo İstasyonu, sanatçı William Kentridge’in göz alıcı mozaikleri ve LED duvar panellerinden oluşan bir deniz resmi ile dünyanın en güzel istasyonları listelerine anında giriş yaptı.
Zemin ve alt kat, yolcular yürüyen merdivenden aşağı doğru indikçe açıktan koyu maviye değişen binlerce Bisazza karosu ile yapılmış. Kanal, ışık ve su teması etrafında şekillenmiş; aşağı indikçe duvarların üzerinizde yarattığı etkiye inanamayacaksınız.
10) T- Centralenİstasyonu – Stockholm (İsveç)
Stockholm istasyonu, dünyanın en büyük sanat galerilerinden biri olarak görülüyor ve neredeyse her bölgesi, bir sanat galerisine ya da müzeye benziyor. İstasyon boyunca, kimi kalıcı kimi geçici olmak üzere 140’tan fazla sanatçının eseri sergileniyor.
Bu yeraltı sisteminin can alıcı noktası, 3 kanalın birleşme yeri olan T-Centralen istasyonu. Mavi çizgi 1970 yılında boyanmış; mozaiklerle dekore edilmiş rüstik kemerler ve sütunların yanı sıra, duvarlar, mavi ve beyaz desenlerle süslenmiş. Bu noktaya varmak için hangi kanalı kullandığınızın hiçbir önemi yok; çünkü her bir baş döndürücü şekilde güzel.