Denizaltında bir restoran: Under

‘Under’ Norveç dilinde ‘aşağıda’ ve ‘merak’ anlamına gelir. Binanın yarısı batmış gibi görünen formu su yüzeyini kırarak denizen dibinde durabilmesini sağlar. Diğer bir deyişle, yapı deniz çevresine entegre olacak şekilde inşa edildi. Bu yüzden beton kabuğunun pürüzlülüğü yapay bir resif işlevi gördüğü için yapının oturmasına yardımcı olur.

Restoranın kalın beton duvarları , yapının deniz koşullarının sebep olduğu baskılara karşı dayanıklı olmasını sağlar. Büyük panaromik penceresi ise mevsimler ve değişen hava şartları ile bir deniz manzarası sunar.

Snohetta’nın Kurucusu ve Mimarı, Kjetil Trædal Thorsen “Bu binada, kendinizi suyun altında ve üzerinde, kara ile deniz arasında bulabilirsiniz. Bu size, dünyayı yeni perspektifleri ile görmenin yollarını sunacaktır.” dedi.

Restoran, sürdürülebilir vahşi yaşamı yakalamayı vurgulayan yüksek kaliteli ve yerel kaynaklı ürünlerle hazırlanan kaliteli bir yemek deneyimi yaratmaya odaklanıyor.

Ayrıca, binayı incelersek, ince dokunmuş tavan panelleri görürsünüz bunun amacı binaya huzurlu bir ortam sağlamaktır. Mobilyalar ise doğada var olan ham maddelerin doğal güzelliğini bozmadan gelecek için sağlam yapılar inşa etme felsefesini temsil ediyor.

Az once de bahsedildiği gibi, ‘Under’ sadece bir restoran değil. Aynı zamanda içinde bir deniz araştırma tesisi de barındırıyor. Restoran, dışına kurulan kameraları ve ölçüm araçlarıyla deniz biyolojisi ve balık davranışlarını inceleyebilecek araştırma ekiplerini ağırlamaktadır. Böylece insanlar, çevre bölgelerde yaşayan türlerin popülasyonunu, davranışını ve çeşitliliğini belgeleyebileceklerdir. Araştırmanın amacı, belli başlı deniz türlerinin popülasyon dinamiklerini düzenli olarak izlemek ve makineleri programlayabilecek verileri toplamaktır.

Grasdal, “Fikir, insanları deniz seviyesinden denizin altına indirecek bir tüp yapmaktı” dedi. “Bu geçişin anlaşılması kolay, ancak bunu yapmak en etkili yoldur. Bunu yaparken kendinizi güvende hissediyor, ancak kapana kısılmış hissetmiyorsunuz. ”