HT Gastro
Seyahat

29 Ekim rotaları

Tatil, sadece yaz mevsiminde yapılacak değil. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı resmi tatilini fırsata çevirip kısa bir mola vermek isteyenlere alternatif rotalar...

Giriş: 10.10.2018 - 16:00 Güncelleme: 29.10.2021 - 06:36
Habertürk
Haberler Gastro Seyahat Ekim rotaları

28 Ekim Perşembe öğlenden itibaren başlayan resmi tatil ile beraber küçük bir sonbahar izni verebilirsiniz kendinize. Hafta sonunu da dahil edince 4 gün sürecek tatilde kalabalıktan uzak, sakin, sessiz, huzur dolu, sonbahar renginde bir tatilene dersiniz?

Tatil denince sadece aklımıza deniz, kum, güneş gelmesin. 28 Ekim öğleden sonra ve 29 Ekim tam gün olmak üzere bir buçuk gün resmî tatil.Yaprakların sarıdan turuncuya, çeşit çeşit renge büründüğü, hem güneşin sıcaklığının hem de rüzgarın serinliğinin yüzünüze vurduğu ekim ayında gidebileceğiniz pek çok rota var. Üstelik yaz tatili kalabalığı da artık geride kaldı. Bunu bir düşünün. Ekim ayında gitmeniz gereken yerleri sizler için listeledik.

1

BOLU, ABANT

Bolu'nun huzur veren bölgesi Abant Tabiat Parkı, göl çevresindeki restoranları, yürüyüş parkurlarıyla yerli ve yabancı turistlerin uğrak noktası haline geliyor. Doğa aşıklarının çok seveceği Abant'ı sonbaharda mutlaka ziyaret etmelisiniz.

2

Sonbaharda sarı, turuncu ve kahverengi yapraklarla örtülü ağaçlar arasında, kaynak suları ile beslenen Abant Gölü çevresinde keyifli zaman geçirebileceğiniz pek çok yer mevcut. Ayrıca burada adrenalinden hoşlananlar için pek çok kamp alanı da bulunuyor.

3

Tamamen doğa harikası olan bu bölgede, yabandomuzu, tavşan, tilki, karaca, ördek gibi hayvanlar yaşıyor.

4

Abant'ı ziyaret ederseniz, oldukça meşhur olan alabalıktan da kesinlikle tatmalısınız. Piknik, uzun yürüyüşler, ekstrem sporlar yaparak buranın keyfini daha da fazla çıkarabilirsiniz.

5

Dahası, bahçe ve köylerden toplanmış meyve ve sebzelerin, tereyağı, peynir, bal ve kaymağın tadı Abant'ta bir başka lezzetli...

6

FETHİYE - KAŞ, LİKYA YOLU

"Dünyanın en iyi 10 uzun mesafe yürüyüş rotasından biri" olarak kabul edilen 540 kilometrelik Likya Yolu, eşsiz doğal güzelliklerin yanı sıra çok sayıda antik kentten de geçerek, ziyaretçilerine doğa ve tarih dolu bir atmosfer sunuyor.

7

Ölüdeniz manzarasıyla başlayan tarihi yol, doğa harikaları arasında zaman tünelinden geçiyormuş hissi uyandırıyor. 19 antik kentten geçen Likya Yolu, tarih severlerin hayran kaldığı gezilerden oluyor. Likya Yolu'nu yürürken kamp yapabilir, otelde ya da pansiyonlarda konaklayabilirsiniz. Aradığınız bir çok alternatifi yol boyunca bulabilirsiniz.

8

Tüm Likya Yolu ise şu rotalardan oluşuyor:

Ovacık, Faralya, Kabak, Alınca, Bel, Gavurdağı, Xanthos, Kınık, Akbel, Patara, Kalkan, Sarıbelen, Gökçeören, Çukurbağ, Kaş, Liman Ağızı, Boğazıcık, Üçağız, Çayağız, Myra, Finike, Karaöz, Adrasan, Çıralı, Tekirova, Roman Bridge, Göynük Yayla, Göynük, Hisarçandır, Çitdibi, Geyikbayırı.

9

BURSA, MUDANYA - TRİLYE - CUMALIKIZIK

Bursa'nın şirin mi şirin kasabası Mudanya, İstanbul'dan fazla uzaklaşmadan kalabalık ve stresli yaşamdan uzaklaşabileceğiniz bir yer... Sağlı sollu Rum evleriyle süslenen çarşısı, misafirperver insanları ile Mudanya, sizi bambaşka bir aleme götürecek.

10

Mudanya'ya bağlı Tirilye de en az Mudanya kadar görülmesi gereken bir bölge... Zeytin bahçeleri ve ahşap evleriyle öne çıkan Tirilye'de mutlaka deniz manzaralı mekanlarda kahvaltı yapmalısınız. Dahası, Tirilye'de pek çok dizi ve film çekiminin yapılması, buranın güzelliğini kanıtlar nitelikte.

11

Buraya gittiğinizde tarihi evleri mutlaka görmelisiniz. Türk Kurtuluş Savaşı’nı sonlandıran Mudanya Mütarekesi’nin yapıldığı Mütareke Evi Müzesi, Tahir Paşa Konağı, Tren Garı Binası, Taş Mektep, Mudanya Ortadoks Kilisesi burada görülebilecek yerler arasında.

12

Cumalıkızık ise tarihi, kültürel ve doğal değerleriyle özgün yapısını koruyan yerlerden. UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne giren, 700 yıllık Osmanlı sivil mimarisini bozulmadan günümüze taşıyan Cumalıkızık Mahallesi'nin daracık sokakları, şirin mi şirin evleri içinizi huzurla dolduracak.

13

Eğer Cumalıkızık'a yolunuz düşerse, bölge esnafının leziz reçellerini tatmalı, tarihi evlerde kahvaltı yapmalısınız.

14

NEVŞEHİR, KAPADOKYA

Yer altı şehirleri, mağaraları, peri bacaları ve rengarenk gün batımıyla Kapadokya, sonbaharda daha güzel! Binlerce yıllık medeniyetin izlerini taşıyan Kapadokya'da gezilecek pek çok yer var.

15

Kadı Kalesi'nin bulunduğu Ürgüp, içerisinde çok sayıda oda, sarnıç, mezar ve mahzenin yer aldığı Uçhisar, Çatalkaya Peribacası, Hallaç Manastırı, Karain, Karlık Göreme ve Ortahisar kesinlikle görülmeye değer.

16

Belki de hiçbir yerde yaşayamayacağınız mağarada konaklama keyfini Kapadokya'da tecrübe edebilirsiniz. Buradan küçük anılarla ayrılmak isterseniz de, seramik, halı, kilim ve antika eşya alışverişi de yapabilirsiniz. Ayrıca yumuşacık etle hazırlanan testi kebabı da tadılması gereken lezzetler arasında yer alıyor.

17

BOLU, YEDİGÖLLER

Bolu'nun kuzeyinde yer alan Yedigöller Milli Parkı, hem gölleri hem de sık ağaçlı ormanı ile görenleri büyülüyor.

18

Seringöl, Büyükgöl, Deringöl, Nazlıgöl, Kurugöl, İncegöl ve Sazlıgöl'den oluşan Yedigöller, vadiyi dolduran iki heyelanın yarattığı setler sonucu oluşmuş.

19

Her mevsim ayrı renge bürünen ancak ekimde bir başkagüzel olan Yedigöller, uzun doğa yürüyüşlerinin adresi... Buraya giderseniz anıt ağaçları da keşfe çıkmayı ihmal etmeyin.

20

İSTANBUL, ŞİLE - AĞVA

İsmini mevsimlik çiçekli bir bitkiden alan Şile, ormanları, vadileri ve tepeleriyle size huzurlu bir ortam sunuyor. Tarihi M.Ö. 7. yüzyıla kadar uzanan Şile, Frigler, Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular ve Osmanlılar tarafından yerleşim yeri olarak kullanılmış. Uçsuz bucaksız sahili, akarsu ve gölleriyle Şile doğal güzellikleriyle öne çıkan bir sahil kasabası...

21

Şile'ye geldiğinizde mutlaka Hacılı ve Değirmençayırı şelalelerini görmelisiniz. Göksu Vadisi’nden, Hacıllı Köyü’nün su değirmenini arkanıza alarak yukarı doğru Değirmen Deresi’ni takip ettiğinizde Onbir Göller Vadisi'nin birincisini göreceksiniz. Vadinin devamında da diğer gölleri de ziyaret edebilirsiniz. Cenevizlilerden kalma Şile Feneri ve Ağlayan Kayalar buranın görülmesi gereken yerleri arasında bulunuyor. Ayrıca deniz manzarası eşliğinde balık yemenizi de öneririz

22

İstanbul'da ikamet ediyor ve uzun yol gitmeden rüya gibi bir tatil planlıyorsanız Ağva size göre! Latince 'iki dere arasına kurulmuş köy' ve 'su' anlamına gelen bu bölgeyi sonbahar rotalarınıza kesinlikle eklemelisiniz.

23

Göksü ve Yeşilçay derelerinin ortasında yer alan bu şirin kasaba İstanbul'a yaklaşık 1 buçuk, 2 saat uzaklıkta. Hititler, Frigler, Romalılar ve Osmanlılar gibi pek çok uygarlığa ev sahipliği yapılan bölgede Roma Dönemi'nden kalma tarihi kalıntılara rastlayabilirsiniz.

24

Koyları ve yeşilliğiyle tam bir cennet olan Ağva, doğa yürüyüşçüleri için de doğru adres. Bisiklete binmeyi seviyorsanız, bisiklet kiralayarak, ormanda turlayabilirsiniz.

25

ÇANAKKALE, ASOS -BOZCAADA

Hem biraz Ege'ye uzanayım hem de İstanbul'da uzaklaşmayayım diyorsanız istikamet Bozcaada! Kalabalık mekanlarda tatil yapmak istemiyorsanız Bozcaada'yı yaz değil sonbaharda ziyaret etmelisiniz. Çünkü burada ağustos aylarında iğne atsanız yere düşmüyor.

26

Şirin sokakların, sevimli dükkanların olduğu Bozcaada, üzümleri ile meşhur. Bozcaada geleneklerinden birisi de rüzgar gülleriyle beraber günü batırmak. Ayrıca damla sakızlı kurabiye, damla sakızlı ve lavantalı dondurma buranın meşhur lezzetlerinden.

27

Hem tarihi yerleri hem de masmavi deniziyle büyüleyen Assos, havasıyla içinizi ısıtacak. Assos Antik Kenti'yle tarihi bir yolculuğa çıkacağınız bölge huzur bulmak isteyenler için birebir... Edremit Körfezi'nin kıyısında yer alan Assos, bir diğer adıyla da Behramkale, sonbahar mevsiminde kafa dinlemek isteyenler için uygun bir seçenek.

28

Tarih boyunca Pers, Yunan ve Makedonların evi olan bu yer, Pavlik kiliselerinin kurucusu Aziz Paul'ün gelişi nedeniyle de Hıristiyanlar tarafından da kutsal bir yer olarak kabul ediliyor. Milattan önce, 900'lerde inşa edilen Athena Tapınağı'nın da yer aldığı Assos'u bir kez görmek bile buraya aşık olmaya yeter de artar bile.

29

Eğer Assos'a giderseniz burada sakızlı muhallebi ve balık yemeyi unutmayın. Athena Tapınağı, Aristo okulu, Sivrice, Kadırga, Sokakağzı, Sivrice koyları Assos'ta görülmesi gereken yerler arasında.

30

POLONEZKÖY, İSTANBUL

Zengin bir kahvaltıyla güne başlamak ve tertemiz havayı ciğerlerinize çekmek istiyorsanız Polonezköy'i hayatınızda en az bir kez görmelisiniz.

31

'Polonyalı Köyü' anlamına gelen Polonezköy 'de kuş cıvıltıları eşliğinde kahvaltı yapmak iştahınızı kabartacak.

32

Beykoz'a bağlı Polonezköy, Polonyalıların yaşadığı bir köy... Pek çok tesisin yer aldığı bölge pazar kahvaltılarıyla meşhur. Buraya geldiğinizde etrafı bisikletle turlayabilir, ya da at çiftliklerinden birinde ata binebilirsiniz.

33

KARABÜK, SAFRANBOLU

Sizi geçmişe götürecek evleri, yüzlerce tarihi eserleriyle Safranbolu görülmeye değer... Şehir yaşamının telaşı ve stresini bir an olsun unutturacak, baş döndürücü güzellikte olan Safranbolu'nun yöresel lezzetleri, hamamları, tarihi eserleri size eşsiz bir tecrübe yaşatacak.

34

Buraya gittiğinizde mutlaka çeşit çeşit lokumlardan tatmalısınız. Taptaze lokumları sevdiklerinize hediye ederek onları da mutlu edebilirsiniz. Özgün ürünlerle evinize farklı bir dokunuş katmaya ne dersiniz?

35

Çünkü Safranbolu'da bakır ve kalay gibi malzemelerden yapılmış pek çok ev aksesuarı da mevcut. Safranbolu'ya gelmişken Yörük Köyü'ne gitmemek olmaz. 750 yaşında olan köyde tarihi Odabaşı Evi'ni de görebilirsiniz.

36

SAKARYA, SAPANCA

Eğer İstanbul'da ikamet ediyor ve yakın bir kaçış noktası arıyorsanız Sapanca sizin için biçilmiş kaftan... İstanbul'a 1,5 - 2 saat uzaklıkta olan Sapanca, göl manzarası ve yemyeşil ormanıyla kendine çağırıyor.

37

Milattan önce 1200 yılında yerleşim bölgesi olarak kayıtlara geçen Sapanca, tam anlamıyla milattan sonra 300'lü yıllarda kurulmuş. Ardınsan Selçuklu himayesine geçen Sapanca, sırasıyla Bizanslılar'a daha sonra da Osmanlı'lara geçmiş.

38

Sapanca'yı ziyaret ederseniz tekne gezintisi yapmayı, Soğucak Yaylası'na çıkmayı unutmayın. Dere kenarlarında kahvaltı yapmayı da burada yapılacaklar listesine ekleyebilirsiniz...

39

BALIKESİR, KAZ DAĞLARI

Ege'nin oksijen kaynağı, Kaz Dağları, doğasıyla görenleri kendine hayran bırakıyor. Yüzlerce bitki türünün yetiştiği bu bölgede dünyanın hiçbir yerinde göremeyeceğiniz bitki türü de bulunuyor.

40

İklimi ve doğa zenginlikleriyle eski çağlardan beri yerleşim bölgesi olan, Kaz Dağları'nın tarihteki adı İda. Tarih boyunca pek çok destanda adı geçen, Kaz Dağları, Truva Savaşı'na sebep olan güzellik yarışmasının yapıldığı yer olarak kaynaklarda geçiyor. Gittiğinizde ciğerlerinizin açıldığını hissedeceğiniz, bölge İstanbul'a 4 saat uzaklıktadır.

41

Kaz Dağları'na gittiğinizde mutlaka Altınoluk, Adatepe, Küçükkuyu ve Gömeç'i görmelisiniz. Ayrıca Milli Park'a giderek buradaki bitki türlerini detaylı olarak inceleme şansınız var. Burada yapılacak en güzel aktivite bol bol doğa yürüyüşü ve fotoğraf çekimi... Yöresel lezzetleri tatmaktan hoşlanıyorsanız, otlu peynirli gözleme, asma yaprağında sardalya ve alabalık tatmadan evinize dönmeyin.

42

Ayrıca balık mevsimi kaçmadan tazecik balıklardan da mutlaka tadın.

43

İZMİR, ŞİRİNCE

Maya takvimine dayanan kıyamet inanışı nedeniyle ismini 2012'de dünyaya duyuran İzmir'in Selçuk ilçesine bağlı turizm merkezi Şirince, son yıllarda cazibesini giderek artırdı.

44

Geçmişi milattan sonra 5. yüzyıla dayanan Şirince'de yaşayan halkın buradaki güzelliklerin bilinmemesi için köylerine "Çirkince" adını verdiği rivayet ediliyor. 21 Aralık 2012'de sonlanan Maya takvimine göre kıyametin kopacağı ve bundan sadece Şirince ile Fransa'nın Bugarach köyünün etkilenmeyeceği inanışı nedeniyle dünyanın ilgi odağı haline geldi.

45

Şirince'ye giderseniz, envai çeşit ev yapımı sabun, el işleri, zeytinyağı ürünleri satılan köy pazarını gezin. Arnavut kaldırımlı sokaklarda bol bol yürüyüş yapın. Nesin Matematik Köyü’nü ziyaret edin. Ayrıca köyün kuzeyindeki Hodri Meydan Kulesi'nden köy manzarası da bir harika!

Bu içeriği paylaş
İLGİLİ İÇERİKLER
İşte haftanın kültür sanat ajandası
Bu hafta vizyona giren dikkat çeken filmlerinin başında Dublör (The Fall Guy) yer alıyor. Eğlenceli bir aksiyon filmi izleme fırsatı veren Dublör'de, dublörlüğe geri dönen ve bir yandan kayıp yıldızı aramaya koyulan Colt Seavers'ın hikâyesini anlatıyor. Bu haftanın bir diğer dikkat çeken filmi Rekabet (Challengers). Luca Guadagnino yönetmenliğindedeki filmde, tenisi bırakmak zorunda kalınca koçluk kariyerine başlayan ve bu süreçte kendisini bir aşk üçgeninin içerisinde bulan Tashi’nin hikayesini konu ediniyor. Yerli korku filmleri arasında ise, yönetmenliğini ve senaristliğini Erman Bostan’ın üstlendiği Cadı filmi öne çıkıyor. Bir diğer yerli korku filmi de Zah-Har "Cin Ahalisi". Çocukların ve animasyon tutkunlarının ilgisini çekecek Küçük Don Kişot’un Maceraları (Giants of la Mancha), kasabasını korumaya çalışırken kendisini heyecan dolu bir maceranın içerisinde bulan bir çocuğun hikayesini konu ediniyor. Bu haftanın tiyatro oyunu ise yeni sahnelenmeye başlanan Kardeşlerimi Arıyorum oldu. 28 Nisan'a kadar devam edecek olan Artweeks İstanbul'da Türkiye'nin önde gelen sanat galerilerinin yanı sıra, kurumsal ve özel koleksiyonlarından, müze koleksiyonlarından eserler sanatseverlerle buluşuyor. Dünya Dans Günü kapsamında İBB Kültür tarafından bu yıl ilk kez düzenlenen Uluslararası İstanbul Dans Günleri, 2 Mayıs Perşembe günü sona erecek. Haftanın kültür sanat ajandasını Haberturk.com Yazı İşleri Koordinatörü Kadir Kaymakçı, HT Mikrofon'da Helin Genç'e değerlendirdi.